başlı

Risultati per "başlı"

Dizionario Inglese - Turco

ağırbaşlı

 (Dizionario Inglese - Turco) :
serious-minded, sedate, sober.
 Dizionario Inglese - Turco

ağırbaşlılık

 (Dizionario Inglese - Turco) :
serious-mindedness, sedateness.
 Dizionario Inglese - Turco

başlı

 (Dizionario Inglese - Turco) :
headed; having a head or knob. cıvata bolt. değnek knobbed staff.
 Dizionario Inglese - Turco

başlı başına

 (Dizionario Inglese - Turco) :
all by itself, on its own, in itself, of itself; in his/her own right: Binanın ısıtılması başlı başına bir sorun. The heating of the building is a problem all on its own.
 Dizionario Inglese - Turco

başlıca

 (Dizionario Inglese - Turco) :
principal, chief, main.
Ricerche per parole chiave Turkish - French Dict. ılık (193296k) Turkish - Germany Dict. çüş (96269k) Turkish - French Dict. açık (79493k) Turkish - French Dict. ırmak (71468k) Turkish - Turkish Dict. İNDÎ (71293k) Kurdish - Turkish Dict. naşî (58269k) Turkish - French Dict. çatı (56856k) Turkish - Turkish Dict. HÂDİS (56495k) Turkish - French Dict. balık (53980k) Turkish - Germany Dict. ılım (53895k) Kurdish - Turkish Dict. rêsî (53483k) Turkish - Germany Dict. hasır (53310k)