başlı

"başlı" Kelimesi için arama sonuçları

ağırbaşlı
(Türkçe - İngilis lüğət) :
serious-minded, sedate, sober.

ağırbaşlılık
(Türkçe - İngilis lüğət) :
serious-mindedness, sedateness.

başlı
(Türkçe - İngilis lüğət) :
headed; having a head or knob. cıvata bolt. değnek knobbed staff.

başlı başına
(Türkçe - İngilis lüğət) :
all by itself, on its own, in itself, of itself; in his/her own right: Binanın ısıtılması başlı başına bir sorun. The heating of the building is a problem all on its own.

başlıca
(Türkçe - İngilis lüğət) :
principal, chief, main.

Son Axtarılan Sözlər

Turkish - English Dict.

English - Turkish Dict.

set s.o. against s.t.

Ottoman - Turkish Dict.

Turkish - Kurdish Dict.

Turkish - French Dict.

English - Turkish Dict.

Kurdish - Turkish Dict.

Welding Dictionary Eng - Tr

English - Turkish Dict.

Ottoman - Turkish Dict.

Spanish - Turkish Dict.

Religious Terms Dict.

MAHZÛRÂT

Çox Axtarılan Sözlər

Turkish - French Dict.

ılık (193296k)

Turkish - Germany Dict.

çüş (96269k)

Turkish - French Dict.

açık (79493k)

Turkish - French Dict.

ırmak (71468k)

Turkish - Turkish Dict.

İNDÎ (71292k)

Kurdish - Turkish Dict.

naşî (58269k)

Turkish - French Dict.

çatı (56855k)

Turkish - Turkish Dict.

HÂDİS (56495k)

Turkish - French Dict.

balık (53980k)

Turkish - Germany Dict.

ılım (53895k)

Kurdish - Turkish Dict.

rêsî (53483k)

Turkish - Germany Dict.

hasır (53310k)