Toggle navigation
İletişim
Türkçe
Türkçe
İngilizce
Almanca
Fransızca
İspanyolca
İtalyanca
Azerice
İçinde geçer
İçinde geçer
Aynen
İle başlar
İle biter
SOZLUKLER
Ara..
SOZLUKLER
×
Türkçe - Fransızca Sözlük
Fransızca - Türkçe Sözlük
Türkçe - Almanca Sözlük
Almanca - Türkçe Sözlük
Türkçe - İspanyolca Sözlük
İspanyolca - Türkçe Sözlük
Türkçe - Kürtçe Sözlük
Kürtçe - Türkçe Sözlük
Türkçe - İngilizce Sözlük
İngilizce - Türkçe Sözlük
Türkçe - Türkçe Sözlük
İtalyanca - Türkçe Sözlük
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
Azerice - Türkçe Sözlük
Biyoloji Sözlüğü
Felsefe Sözlüğü
Kimya Sözlüğü
Piskoloji Sözlüğü
Sosyoloji Sözlüğü
Ekonomi Sözlüğü
Tıp ve Hematoloji Sözlüğü
Çevre Sözlüğü
İsimler Sözlüğü
Denizcilik Sözlüğü
Meteoroloji Sözlüğü
Otomotiv Sanayi Sözlüğü
Rüya Tabirleri Sözlüğü
İslami Terimler Sözlüğü
Bilgisayar, İnternet Sözlüğü
Turizm Sözlüğü
Bitkiler Sözlüğü
Yemek Tarifleri Sözlüğü
Kaynakçı Sözlüğü Eng - Tr
Kaynakçı Sözlüğü Tr - Eng
karınca
"karınca" Kelimesi için arama sonuçları
akkarınca
(Türkçe - İngilizce Sözlük) :
termite, white ant.
atlıkarınca
(Türkçe - İngilizce Sözlük) :
1. merry-go-round, carrousel, carousel. 2. a large ant.
karınca
(Türkçe - İngilizce Sözlük) :
1. ant. 2. blowhole (in a metal casting). ağzı very small opening. asidi formic acid. belli wasp-waisted. yı bile incitmemek/ezmemek not to hurt an ant, to be very tenderhearted. ya binmek to go at a snail´s pace. duası gibi small or cramped and illegibly scrawly (handwriting). ezmez very gentle and compassionate. kararınca/kaderince doing as much as one can (even if it´s only a little). sürüsü swarm of ants. yuvası ant nest; anthill. yuvası gibi kaynamak (for a place) to teem or be swarming with people.
karıncalanma
(Türkçe - İngilizce Sözlük) :
1. being full of ants. 2. pins and needles, formication.
karıncalanmak
(Türkçe - İngilizce Sözlük) :
1. to be crawling with ants. 2. (for a limb) to have/get pins and needles in it, tingle after being numb. 3. (for a metal casting) to develop blowholes.
««
«
1
2
»
»»
Hidden div
Son Aranan Kelimeler
karınca
MESBUK-UL EMSÂL
HAYVAN
KAĞAN
dressieren
feragat
such as he/she/it is
okutulmak
denizkestanesi
stratum
derangement
abnormal
Çok Aranan Kelimeler
ılık (180793k)
çüş (94981k)
açık (78101k)
İNDÎ (70116k)
ırmak (67921k)
naşî (55946k)
çatı (55602k)
HÂDİS (54963k)
balık (53023k)
ılım (51560k)
hasır (51130k)
rêsî (50964k)
Tüm sözlüklerde ara
Türkçe - Fransızca Sözlük
Fransızca - Türkçe Sözlük
Türkçe - Almanca Sözlük
Almanca - Türkçe Sözlük
Türkçe - İspanyolca Sözlük
İspanyolca - Türkçe Sözlük
Türkçe - Kürtçe Sözlük
Kürtçe - Türkçe Sözlük
Türkçe - İngilizce Sözlük
İngilizce - Türkçe Sözlük
Türkçe - Türkçe Sözlük
İtalyanca - Türkçe Sözlük
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
Azerice - Türkçe Sözlük
Biyoloji Sözlüğü
Felsefe Sözlüğü
Kimya Sözlüğü
Piskoloji Sözlüğü
Sosyoloji Sözlüğü
Ekonomi Sözlüğü
Tıp ve Hematoloji Sözlüğü
Çevre Sözlüğü
İsimler Sözlüğü
Denizcilik Sözlüğü
Meteoroloji Sözlüğü
Otomotiv Sanayi Sözlüğü
Rüya Tabirleri Sözlüğü
İslami Terimler Sözlüğü
Bilgisayar, İnternet Sözlüğü
Turizm Sözlüğü
Bitkiler Sözlüğü
Yemek Tarifleri Sözlüğü
Kaynakçı Sözlüğü Eng - Tr
Kaynakçı Sözlüğü Tr - Eng
Tüm sözlüklerde ara