short of

Résultats pour "short of"

be short of
(Anglais - Turc Dictionnaire) :
1. (varolan şeyler/birileri) kâfi gelmemek, yetmemek, eksik olmak: We´re short of cups. Fincanlarımız kâfi değil. 2. (bir yerden) (belirli bir uzaklıkta) bulunmak: We were twenty kilometers short of the coast. Sahilden yirmi kilometre uzaktaydık.

nothing short of
(Anglais - Turc Dictionnaire) :
-den başka hiçbir şey: He will accept nothing short of an apology. Kendisinden özür dilenilmesinden başka hiçbir şeyi kabul etmez.

run short of
(Anglais - Turc Dictionnaire) :
(malzemesi) tükenmek, kıtlaşmak.

short of
(Anglais - Turc Dictionnaire) :
-den başka: She tried everything short of firing him. Onu sepetlemekten başka her şeyi denedi.

stop short of
(Anglais - Turc Dictionnaire) :
işi (belirli bir yere) vardırmamak: She stopped short of murdering him. İşi onu öldürmeye vardırmadı.

Dernière Mots recherchés

Turkish - English Dict.

English - Turkish Dict.

English - Turkish Dict.

Medical Terms Dict.

Ottoman - Turkish Dict.

English - Turkish Dict.

from top to toe

Turkish - English Dict.

Medical Terms Dict.

Spanish - Turkish Dict.

Turkish - French Dict.

Turkish - French Dict.

Computer and Internet

tracking error of a measuring instrument

Recherches de mots-clés

Turkish - French Dict.

ılık (245088k)

Turkish - Germany Dict.

çüş (111099k)

Turkish - French Dict.

açık (94123k)

Turkish - French Dict.

ırmak (87680k)

Turkish - Turkish Dict.

İNDÎ (82391k)

Turkish - Germany Dict.

ılım (75659k)

Kurdish - Turkish Dict.

naşî (71932k)

Kurdish - Turkish Dict.

rêsî (69601k)

Turkish - French Dict.

çatı (68017k)

Turkish - Turkish Dict.

HÂDİS (65645k)

Turkish - French Dict.

balık (64597k)

Turkish - Germany Dict.

hasır (63706k)