rational
rational
(Alman - Türkçe Sözlük) :
{ratsyo'na:l} rasyonel, akla yakın.
rationalisieren
(Alman - Türkçe Sözlük) :
{ratsyonali'zirın} rasyonalize etmek.
Rationalisierung
(Alman - Türkçe Sözlük) :
en {ratsyonali'zi:rung} e rasyonalizasyon.
AKILCILIK [ing. Rationalism]:
(Sosiologiya Sözlüğü) :
Akılcılık; insanın yüceltilmesi ile beraber gündeme gelen, Aydınlanma Çağrı ile öne çıkan bir felsefî ve sosyolojik bir akımdır. Aklın varlığını, önceliğini ve üstünlüğünü esas alır. Bilginin kaynağı olarak insan zihnini kabul ve müdafaa etmektir. Akılcılıkta tümdengelimci bir yaklaşım sözkonusudur. (Bolay, S. H., 1996) Tecrübe ve ampirik çalışmalardan önce aklî değerlendirmeleri esas alır.Akalcılık da zamanla değişmeye uğramış, bir doktrin olarak ortaya çıktığı dönemlerde mutlak rasyonalizm geçerli iken, daha sonra bunun hafifletilmiş bir şekli olan göreceli (relatif, izafî) rasyonalizm ağırlık kazanmıştır.Mutlak anlamda rasyonalizmin temsilcileri arasında Kant'ın "a priori" formları, Descartes ve Platon'un görüşleri bu anlayış içinde yer alır. Buna göre akıl zaruri değil, fakat bilginin temel şartıdır.Göreceli rasyonalizm ise, aklı esas almakla beraber tecrübenin de önemini vurgular.Akılcılık, insanda aklî prensiplerin doğuştan varolduğunu ve tecrübeden önce bulunduğundan hareket ederek bilgiyi aklın muhtevalı meekelerine dayandırmaktadır.Batı'da akılcılık Kiliseye karşı insanı savunduğu gibi, Hıristiyanlık inancını güçlendirmek amacı ile de kullanılmıştır. Hıristiyan vahyine bağlı olan ve onu aklîleştirmek için çalışanlar arasında Descartes, Hegel, Kant ve Leibniz sayılabilir. (Bkz. aydınlanma Çağı)
NESİLLERARASI ÇATIŞMA [İgn. Intergenerational Conf
(Sosiologiya Sözlüğü) :
Farklı nesillerin sosyo-kültürel değerleri yorumlamasında görülen düşünce ve yaklaşım farklılığıdır. Fonksiyonalist modele göre, nesillerarası çatışma toplum üyeleri arasında bütünleşmenin zayıflaması sonucu ortaya çıkar. Bunun derecesi fert ve toplum ilişkilerine göre değişebilmektedir.Bir toplumun yaşama tarzı (kültür) yenilenebiliyor ve geliştirilebiliyor ise, nesiller arası bağ daha kuvvetli olmakta ve kopukluklar azalmaktadır. Ancak, bütün bunlara rağmen her bir nesil farklı tavır ve değer hükümleri ile ortaya çıkmakta ve nesillerarası fark, bir çatışmanın da ötesinde normal bir özellik taşımaktadır. ( Bkz. Çatışma) (Tezcan, M. 1981)