Aynfühlung.
Aynfühlung.
(Fəlsəfə Sözlüğü) :
(Al. Einfühlung). Ben'i başkasına aktararak başkanlığı ben'de duyma, özümseme... Aynfühlung öğretisi (Fr. Empathie, peneration), Alman düşünürlerinden Th. Lipps'in estetik alanında ortaya attığı yeni bir görüştür. Türkçeye özümseme sözcüğüyle çevrilebilecek olan aynfühlung deyimini Lipps'ten önce Lotze, Friedrich Visher, Robert Visher, Volkelt, Groos, Siebeck bilimsel olarak geliştirmişlerdir. Aynfühlung deyimi genel anlamda metafizik, töresel ve estetik olmak üzere üç alanı kapsar. Her üç alanda da başkasının eyleminde kendini duyma anlamını verir. Aynfühlung durumu, bir çeşit "bütünüyle zevkine varma" durumudur. Estetik haz, gerçekte, aynfühlung bir hazdır: "Estetik haz, bir objede kendi kendimizden duyduğumuz hazdır". Lipps'in kuramına göre olumlu aynfühlung güzeli, olumsuz aynfühlung çirkini tanımlar. Her iki halde de özümseriz ama birinci halde haz, ikinci halde acı duyarız. Lipps'e göre, "Biçimde, ya da biçime bakarken, içimden özgür olmadığım, kendimi engellenmiş, bir zora yenilmiş duyduğum zaman bu biçim çirkindir". Lipps'e göre, "Her duyulur obje, benim için varsa eğer, karşılıklı iki gücün birleşiği olarak belirir: Duyulur veri ile benim kavrayıcı etkinliğimin birleşiği". Öyleyse objenin biçiminden değil, objeye bakan süjenin davranışından yola çıkılmalıdır. Objeye bakan süjenin davranışı bir "kendinden vazgeçme" davranışıdır. Kendimden vazgeçip objede yaşamaktayım. "ben, artık sadece bir biçim gören benimdir". Aynfühlung, bu anlamda, insanın kendini kendi objesinde yitirerek başka bir objede yaşaması anlamını verir... Alman düşünürlerinden Wilhelm Worringer, Lipps'in aynfühlung içtepisinin karşısına soyutlama içtepisini çıkarmıştır. Worringer'e göre sanatın psişik kaynağı korku duygusudur, insan evrenin sonsuzluğundan korkmaktadır ve soyutlama içtepisiyle, "her nesneyi keyfîliğinden kurtarma, onu soyut biçimlere yaklaştırırık ölümsüz kılma, böylece görünüşler dünyasında sığınılacak bir huzur noktası bulma" sürekli gelip geçicilikte durabileceği bir sağlamlığa sahip olma ihtiyacını gidermektedir... Aynfühlung deyimini Alman düşünürü Edmund Husserl de kullanmıştır. Ne var ki Husserl, sözcüğe, ayrı bir anlam vermekte ve asıl anlamına empirik einfühlung adını yakıştırmaktadır. Husserl'in aynfühlung'u fenomenolojik aynfühlung'dur ve "başkasını deneme" anlamını taşımaktadır. Fenomenolojik aynfühlung "objesini saltık olarak içinde taşıyan aşkın bir bilinç yaşantısı"dır. Bununla beraber Husserl, sözcüğün darlığından ve kendisine yetmediğinden zaman zaman yakınmıştır.