İFRAZ

"İFRAZ" Kelimesi için arama sonuçları

Osmanlıca - Türkçe Sözlük

İFRAZ

 (Osmanlıca - Türkçe Sözlük) :
Vazifeye tayin etmek. * Farzedip vermek.
 Osmanlıca - Türkçe Sözlük

İFRAZ HAZİNESİ

 (Osmanlıca - Türkçe Sözlük) :
Tar: Kullanılmayan kıymetli eşyanın saklandığı yer. Bu gibi kıymetli şeylerden ikinci dereceden olanların muhafaza olunduğu yere de "Bodrum Hazinesi" denilirdi.
 Osmanlıca - Türkçe Sözlük

İFRAZAT

 (Osmanlıca - Türkçe Sözlük) :
Vücuddan çıkan, bedenden ayrılan kan, irin, balgam gibi şeyler.
 Osmanlıca - Türkçe Sözlük

İFRAZCİYAN

 (Osmanlıca - Türkçe Sözlük) :
Darphanede sikke (para) kesenler. Altun, gümüş ve bakır madenlerini para haline getirdikleri için bu tabir meydana gelmiştir.
 Osmanlıca - Türkçe Sözlük

İSTİFRAZ

 (Osmanlıca - Türkçe Sözlük) :
Ayırıp tefrik etme.
Çox Axtarılan Sözlər Turkish - French Dict. ılık (181442k) Turkish - Germany Dict. çüş (95038k) Turkish - French Dict. açık (78162k) Turkish - Turkish Dict. İNDÎ (70148k) Turkish - French Dict. ırmak (68146k) Kurdish - Turkish Dict. naşî (56109k) Turkish - French Dict. çatı (55635k) Turkish - Turkish Dict. HÂDİS (55015k) Turkish - French Dict. balık (53044k) Turkish - Germany Dict. ılım (51648k) Turkish - Germany Dict. hasır (51191k) Kurdish - Turkish Dict. rêsî (51099k)