HARBÎ

Results for "HARBÎ"

Ottoman - Turkish Dictionary

ÂLÂT-I HARBİYE

 (Ottoman - Turkish Dictionary) :
Harb âletleri, silâhlar.
 Ottoman - Turkish Dictionary

GANAİM-İ HARBİYE

 (Ottoman - Turkish Dictionary) :
Harbde düşmandan alınan top, tüfek, gemi, vasıta, yiyecek, içecek vs. gibi ganimetler.
 Ottoman - Turkish Dictionary

HARBÎ

 (Ottoman - Turkish Dictionary) :
Dâr-ül harbde bulunan ve müslim olmayan kimse. Arada anlaşma yapılmamış düşman. * Harbe mensub ve müteallik. * Tüfek temizliği için kullanılan demir çubuk.
 Ottoman - Turkish Dictionary

HARBİYE

 (Ottoman - Turkish Dictionary) :
Harb işlerine ait. Harb okulunun adı. Harbiye mektebi.
 Ottoman - Turkish Dictionary

HARBİYE NAZIRI

 (Ottoman - Turkish Dictionary) :
Askerlik işleriyle alâkalı dairenin başında bulunan memura verilen ünvandır. Kuva-yı Milliyenin Anadolu'da kurduğu hükümette "Milli Müdafaa Vekili" adını taşıyan bu ünvan, Osmanlı Hükümetine 1908 Temmuz inkılâbı arifesinde kurulan Said Paşa kabinesiyle girmiştir. Ondan evvel "Serasker" adını taşıyordu. Harbiye Nazırı'nın başında bulunduğu daireye "Harbiye Nezareti" denilirdi. (O.T.D.S.)
Keyword Searches Turkish - French Dict. ılık (217809k) Turkish - Germany Dict. çüş (100774k) Turkish - French Dict. açık (83830k) Turkish - French Dict. ırmak (76864k) Turkish - Turkish Dict. İNDÎ (73851k) Kurdish - Turkish Dict. naşî (63556k) Turkish - French Dict. çatı (61226k) Turkish - Germany Dict. ılım (60752k) Kurdish - Turkish Dict. rêsî (59683k) Turkish - Turkish Dict. HÂDİS (59210k) Turkish - French Dict. balık (57350k) Turkish - Germany Dict. hasır (55930k)