Toggle navigation
Contact
English
Turkish
English
German
French
Spanish
Italian
Azerbaijani
Contains
Contains
Whole word
Begins with
Ends with
Dictionary
Search
Dictionary
×
Turkish - French Dictionary
French - Turkish dictionary
Turkish - German Dictionary
German - Turkish Dictionary
Turkish - Spanish dictionary
Spanish - Turkish Dictionary
Turkish - Kurdish Dictionary
Kurdish - Turkish dictionary
Turkish - English dictionary
English - Turkish Dictionary
Turkish - Turkish dictionary
Italian - Turkish dictionary
Ottoman - Turkish Dictionary
Azerbaijani - Turkish Dictionary
Biology Glossary
Philosophical Dictionary
Chemical Dictionary,
Psychology, Dictionary
Sociological Dictionary
Dictionary of Economics
Medicine and Hematology Glossary
Environmental Glossary
Names Dictionary
Nautical Dictionary
Meteorological Glossary
Automotive Industry Glossary
Dream Dictionary of Phrase
Islamic Glossary
Computer, Internet Glossary
Tourism Glossary
Plants Glossary
Recipes Glossary
Welder Dictionary Eng - TR
Welder Dictionary TR - Eng
KIBTÎ
Results for "KIBTÎ"
KIBTÎ
(Islamic Glossary) :
Mısır'a ilk yerleşen insanlar. Mısır'ın yerli halkına verilen ad.Mısır'da hüküm süren Fir'avn, kıbtîleri yıldızlara ve putlara taptırdı. Kıbtîler, Yâkûbaleyhisselâmın oğullarının neslinden gelen İsrâiloğullarını hakîr ve hor gördüler, en ağır işlerdeçalıştırdılar. Kıbtîlerin bu kötü muâmelelerinden bıkan İsrâilo ğulları, Mûsâ aleyhisselâmagelerek Fir'avn'ın zulmünden ve Kıbtîlerin baskılarından kurtulmak istediklerini bildirdiler.Mûsâ aleyhisselâm İsrâiloğullarına serbestlik verilmesini istedi. Fir'avn kabûl etmedi. Mûsâaleyhisselâm mûcizeler gösterdiği hâlde, Fir'avn ve Kıbtîler onun peygamberliğini kabûletmediler. Kıbtîlerin suları kan oldu. Kurbağa yağdı. Cilt hastalıkları ve üç gün karanlık oldu.Fir'avn bu mûcizeleri görünce korktu ve izin verdi. Mûsâ aleyhisselâm İsrâiloğullarıylaMısır'dan çıkıp Kudüs'e doğru giderken Fir'avn onlara izin vermesine pişman olup, Kıbtîlerdenolan askerleri ile onların arkalarına düştü. Kızıldeniz'den mûcize olarak on iki yol açılıpmü'minler karşıya geçti. Fir'avn ve askerleri geçerken deniz kapandı. Fir'av n ve Kıbtîlerboğuldu. (İbn-ül-Esîr, Taberî, Nişancızâde)
Hidden div
Last Searched Words
most significant character
NAKİA
presbit
washing-up bowl
retrogress
afield
KIBTÎ
ÖRSAN
SİRİŞK
İNFİRAK-I TURUK
miçiqandin
yansı
Keyword Searches
ılık (181082k)
çüş (94996k)
açık (78120k)
İNDÎ (70122k)
ırmak (67986k)
naşî (55957k)
çatı (55603k)
HÂDİS (54969k)
balık (53030k)
ılım (51574k)
hasır (51145k)
rêsî (50980k)
All Dictionaries
Turkish - French Dictionary
French - Turkish dictionary
Turkish - German Dictionary
German - Turkish Dictionary
Turkish - Spanish dictionary
Spanish - Turkish Dictionary
Turkish - Kurdish Dictionary
Kurdish - Turkish dictionary
Turkish - English dictionary
English - Turkish Dictionary
Turkish - Turkish dictionary
Italian - Turkish dictionary
Ottoman - Turkish Dictionary
Azerbaijani - Turkish Dictionary
Biology Glossary
Philosophical Dictionary
Chemical Dictionary,
Psychology, Dictionary
Sociological Dictionary
Dictionary of Economics
Medicine and Hematology Glossary
Environmental Glossary
Names Dictionary
Nautical Dictionary
Meteorological Glossary
Automotive Industry Glossary
Dream Dictionary of Phrase
Islamic Glossary
Computer, Internet Glossary
Tourism Glossary
Plants Glossary
Recipes Glossary
Welder Dictionary Eng - TR
Welder Dictionary TR - Eng
All Dictionaries