NÂFİLE

Résultats pour "NÂFİLE"

Glossaire islamique

NÂFİLE

 (Glossaire islamique) :
Farz ve vâcib olmayan ibâdetler.Kulum farzları yapmakla bana yaklaştığı gibi başka şeyle yaklaşamaz. Kulum nâfileibâdetleri yapınca, onu çok severim. Öyle olur ki, benimle işitir, benimle görür, benimleher şeyi tutar, benimle yürür. Benden her ne isterse veririm. Bana sığınınca, onukorurum. (Hadîs-i kudsî-Buhârî)Farz namazı kılmamış olanın nâfile namazları kılması, vakti tamam olmuş hâmilekadına benzer. Çocuğu olacağı günlerde, çocuğu düşürür, aldırır. Çocuğu yok olduğuiçin, bu kadına, hâmile denemez. Ana da denemez. Bu kimse de böyledir. Farznamazlarını ödemedikçe, Allahü teâlâ, nâfile kabûl etmez. (Hadîs-i şerîf-Fütûh-ül-Gayb)Beş vakit namazın sünnetleri ve diğer vâcib olmayan namazlar hep nâfiledir. Müekked olanve olmayan bütün sünnetler nâfiledir. (İbn-i Âbidîn)Eğer sizden biriniz, iki rek'at nâfile namazın sevâbını bilse idi, onu dağlardan daha büyükgörürdü. Farz namazlarına gelince, artık onun sevâbını anlatmak mümkün değildir.(Kâ'b-ül-Ahbâr)Farz ibâdet yanında, nâfile ibâdetlerin hiç kıymeti yoktur. Deniz yanında damla bile değildir.Mel'ûn şeytan, mü'minleri aldatarak, farzları küçük gösteriyor. Nâfile ibâdetlere yol gösteriyor.Zekât verdirmeyip, nâfile sadakaları güzel gösteriyor. Hâ lbuki zekât niyetiyle fakire bir altınvermek, yüz bin altın sadaka vermekten daha sevâbdır. (İmâm-ı Rabbânî)
 Glossaire islamique

Tavâf-ı Nâfile

 (Glossaire islamique) :
Mekke-i mükerremede bulunanların fırsat buldukça yaptıkları tavâf.
Recherches de mots-clés Turkish - French Dict. ılık (178322k) Turkish - Germany Dict. çüş (94929k) Turkish - French Dict. açık (77917k) Turkish - Turkish Dict. İNDÎ (70081k) Turkish - French Dict. ırmak (67164k) Kurdish - Turkish Dict. naşî (55745k) Turkish - French Dict. çatı (55572k) Turkish - Turkish Dict. HÂDİS (54812k) Turkish - French Dict. balık (52874k) Turkish - Germany Dict. ılım (51338k) Turkish - Germany Dict. hasır (51043k) Kurdish - Turkish Dict. rêsî (50777k)