MEKKÎ
MEKKÎ
( islamische Glossar) :
Peygamber efendimizin Mekke-i mükerremeden, Medîne-i münevvereye hicretinden (göçetmesinden) önce nâzil olan (inen) âyet-i kerîmeler. Âyet-i kerîmelerin Mekkî olmalarındaâlimlerin arasında meşhûr olan görüş budur. Bu hususta başka görüşler de vardı r.Mekkî ve Medenî (Medîne-i münevvereye nisbet edilen, yâni hicretten sonra nâzil olan)âyet-i kerîmelerin kendilerine mahsus husûsiyetleri vardır. Mekkî âyet-i kerîmeler, umûmiyetle;Allahü teâlâya, meleklerine, kitablarına, peygamberlere (aleyhimüsse lâm) âhiret gününe(öldükten sonraki hayâta) îmân gibi İslâmiyet'in esâsı, temeli olan hususlar, ferdin ve milletinterbiyesi, şirkin (Allahü teâlâya eş, ortak koşmanın) putlara tapmanın bozukluğu, yanlışlığı,delillerle açıklanması v.s. gibi hususlardan bahseder. Mekkî âyet-i kerîmeler kısadırlar. Medenîâyet-i kerîmelerde ise, îmânla ilgili konuların yanında daha çok İslâmiyet'in yaşanması,ibâdetler, insanların birbirleri ile muâmeleleri, âile ve cemiyet içindeki durum ve vazîfeleri gibihususlar bildirilir. (Zerkeşî)
Mekkî sûreler
( islamische Glossar) :
İçerisindeki âyet-i kerîmelerin çoğunun Mekkî (hicretten önce inmiş) yâhut, baş kısmıMekkî âyet-i kerîmeler olan sûreler.Mushafların (Kur'ân-ı kerîmlerin) bir çoğunda, sûrelere başlık olarak yapılan dikdörtgeniçinde şu bilgiler görülür: Bu sûre Mekkî'dir. Şu âyet-i kerîmeler müstesnâ. Onlar Medenîdirveya bu sûre Medenîdir. Şu âyet-i kerîmeler müstesnâ. Onlar, Mekkîdi r. (Zerkeşî)