miserable

Risultati per "miserable"

Dizionario Inglese - Turco

make life miserable for

 (Dizionario Inglese - Turco) :
(birine) çok çektirmek, (birinin) ensesinde boza pişirmek.
 Dizionario Inglese - Turco

miserable

 (Dizionario Inglese - Turco) :
s. 1. çok kötü, berbat; çok mutsuz, insanı mutsuz eden, insanın keyfini kaçıran: I feel miserable. Kendimi çok kötü hissediyorum. What a miserable winter that was! O kış herkesi perişan etti. The weather is miserable. Hava berbat. Sahir turned into a miserable old man. Sahir huysuz ve mutsuz bir ihtiyar oldu. What a miserable life this is! Ne çekilmez bir hayat bu böyle! You´ll die miserable. Büyük bir mutsuzluk içinde öleceksin. 2. aşağılık, çok kötü, alçakça (davranış). 3. cüzi, çok az (bir miktar). 4. sefil; sefalet çeken; sefalet kokan.
Ricerche per parole chiave Turkish - French Dict. ılık (181239k) Turkish - Germany Dict. çüş (95013k) Turkish - French Dict. açık (78149k) Turkish - Turkish Dict. İNDÎ (70134k) Turkish - French Dict. ırmak (68070k) Kurdish - Turkish Dict. naşî (56088k) Turkish - French Dict. çatı (55614k) Turkish - Turkish Dict. HÂDİS (55000k) Turkish - French Dict. balık (53041k) Turkish - Germany Dict. ılım (51608k) Turkish - Germany Dict. hasır (51172k) Kurdish - Turkish Dict. rêsî (51013k)