thrust

Résultats pour "thrust"

Anglais - Turc Dictionnaire

thrust

 (Anglais - Turc Dictionnaire) :
f. (thrust) 1. into (bir şeyi) (başka bir şeyin içine) sokmak: He thrust his right hand into his pocket. Sağ elini cebine soktu. 2. into -e saplamak, -e batırmak: He thrust the knife into her chest. Bıçağı göğsüne sapladı. 3. -i itmek: They thrust him aside. Onu bir kenara ittiler. He thrust his way through the crowd. İte kaka kalabalığı yardı. 4. (birini) zorla (bir duruma) sokmak: They thrust him into the presidency. Onu zorla başkan yaptılar. i. 1. sokma. 2. saplama, batırma. 3. iğneli laf. 4. ask. saldırı. 5. itme kuvveti. 6. eskrim dürtüş, vuruş. 7. mim. itki.
 Anglais - Turc Dictionnaire

thrust o.s. forward

 (Anglais - Turc Dictionnaire) :
kendini öne çıkarmak.
Anglais - Turc Dictionnaire

thrust o.s. on

 (Anglais - Turc Dictionnaire) :
(birine) kendini ısrarla kabul ettirmek.
Recherches de mots-clés Turkish - French Dict. ılık (180222k) Turkish - Germany Dict. çüş (94968k) Turkish - French Dict. açık (78047k) Turkish - Turkish Dict. İNDÎ (70100k) Turkish - French Dict. ırmak (67795k) Kurdish - Turkish Dict. naşî (55895k) Turkish - French Dict. çatı (55593k) Turkish - Turkish Dict. HÂDİS (54952k) Turkish - French Dict. balık (53013k) Turkish - Germany Dict. ılım (51505k) Turkish - Germany Dict. hasır (51084k) Kurdish - Turkish Dict. rêsî (50919k)