prejudice

Risultati per "prejudice"

Dizionario Inglese - Turco

prejudice

 (Dizionario Inglese - Turco) :
i. 1. önyargı. 2. kayırma, taraf tutma, tarafgirlik. 3. zarar, ziyan. f. 1. haksız hüküm verdirmek. 2. zarara uğratmak.
Dizionario Inglese - Turco

prejudice s.o. against

 (Dizionario Inglese - Turco) :
birini -in aleyhine çevirmek, birine -e karşı olumsuz fikirler aşılamak.
Dizionario Inglese - Turco

prejudice s.o. in favor of

 (Dizionario Inglese - Turco) :
birini -in lehine çevirmek, birine -in lehine olumlu fikirler aşılamak.
Dizionario Inglese - Turco

prejudice s.o.´s chances

 (Dizionario Inglese - Turco) :
birinin şansını azaltmak.
 Dizionario Inglese - Turco

unprejudiced

 (Dizionario Inglese - Turco) :
s. önyargısız, yansız, tarafsız.
Ricerche per parole chiave Turkish - French Dict. ılık (224434k) Turkish - Germany Dict. çüş (102027k) Turkish - French Dict. açık (85340k) Turkish - French Dict. ırmak (77925k) Turkish - Turkish Dict. İNDÎ (74597k) Kurdish - Turkish Dict. naşî (64646k) Turkish - French Dict. çatı (62248k) Turkish - Germany Dict. ılım (62139k) Kurdish - Turkish Dict. rêsî (60782k) Turkish - Turkish Dict. HÂDİS (60179k) Turkish - French Dict. balık (58301k) Turkish - Germany Dict. hasır (56941k)