Toggle navigation
İletişim
Türkçe
Türkçe
İngilizce
Almanca
Fransızca
İspanyolca
İtalyanca
Azerice
İçinde geçer
İçinde geçer
Aynen
İle başlar
İle biter
SOZLUKLER
Ara..
SOZLUKLER
×
Türkçe - Fransızca Sözlük
Fransızca - Türkçe Sözlük
Türkçe - Almanca Sözlük
Almanca - Türkçe Sözlük
Türkçe - İspanyolca Sözlük
İspanyolca - Türkçe Sözlük
Türkçe - Kürtçe Sözlük
Kürtçe - Türkçe Sözlük
Türkçe - İngilizce Sözlük
İngilizce - Türkçe Sözlük
Türkçe - Türkçe Sözlük
İtalyanca - Türkçe Sözlük
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
Azerice - Türkçe Sözlük
Biyoloji Sözlüğü
Felsefe Sözlüğü
Kimya Sözlüğü
Piskoloji Sözlüğü
Sosyoloji Sözlüğü
Ekonomi Sözlüğü
Tıp ve Hematoloji Sözlüğü
Çevre Sözlüğü
İsimler Sözlüğü
Denizcilik Sözlüğü
Meteoroloji Sözlüğü
Otomotiv Sanayi Sözlüğü
Rüya Tabirleri Sözlüğü
İslami Terimler Sözlüğü
Bilgisayar, İnternet Sözlüğü
Turizm Sözlüğü
Bitkiler Sözlüğü
Yemek Tarifleri Sözlüğü
Kaynakçı Sözlüğü Eng - Tr
Kaynakçı Sözlüğü Tr - Eng
introduce
"introduce" Kelimesi için arama sonuçları
introduce
(İngilizce - Türkçe Sözlük) :
f. 1. to ile tanıştırmak: She introduced him to her mother. Onu annesiyle tanıştırdı. 2. to -i tanıtmak: This book introduces preschool children to biology. Bu kitap okulöncesi çocuklarına biyolojiyi tanıtıyor. 3. ortaya koymak, ileri sürmek, öne sürmek: I´m about to introduce new evidence in support of my thesis. Tezimi desteklemek için yeni kanıtlar ortaya koymak üzereyim. 4. into -e sunmak: The bill was introduced into the Grand National Assembly. Yasa tasarısı Büyük Millet Meclisine sunuldu. 5. into (soyut bir şeyi) -e (ilk olarak) getirmek, -e tanıtmak: He introduced double-entry accounting into that firm. O firmaya çift kayıt defter tutma yöntemini o tanıttı. 6. into (somut bir şeyi) -e (ilk olarak) getirmek/götürmek: The English introduced rabbits into Australia. Avustralya´ya tavşanı ilk olarak İngilizler getirdi. 7. into içine sokmak: The nurse introduced the needle into the vein with difficulty. Hemşire iğneyi damara sokmakta zorlandı.
Hidden div
Son Aranan Kelimeler
aşırtma
accesible
URVET-ÜL-VÜSKÂ
aortitis
ZEVAİB
ASVİNE
kötümser
introduce
TİZÎ
MÜTELEFFİK
germinate
Ahlâk-ı Hasene
Çok Aranan Kelimeler
ılık (181309k)
çüş (95019k)
açık (78152k)
İNDÎ (70137k)
ırmak (68088k)
naşî (56099k)
çatı (55615k)
HÂDİS (55008k)
balık (53043k)
ılım (51622k)
hasır (51175k)
rêsî (51044k)
Tüm sözlüklerde ara
Türkçe - Fransızca Sözlük
Fransızca - Türkçe Sözlük
Türkçe - Almanca Sözlük
Almanca - Türkçe Sözlük
Türkçe - İspanyolca Sözlük
İspanyolca - Türkçe Sözlük
Türkçe - Kürtçe Sözlük
Kürtçe - Türkçe Sözlük
Türkçe - İngilizce Sözlük
İngilizce - Türkçe Sözlük
Türkçe - Türkçe Sözlük
İtalyanca - Türkçe Sözlük
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
Azerice - Türkçe Sözlük
Biyoloji Sözlüğü
Felsefe Sözlüğü
Kimya Sözlüğü
Piskoloji Sözlüğü
Sosyoloji Sözlüğü
Ekonomi Sözlüğü
Tıp ve Hematoloji Sözlüğü
Çevre Sözlüğü
İsimler Sözlüğü
Denizcilik Sözlüğü
Meteoroloji Sözlüğü
Otomotiv Sanayi Sözlüğü
Rüya Tabirleri Sözlüğü
İslami Terimler Sözlüğü
Bilgisayar, İnternet Sözlüğü
Turizm Sözlüğü
Bitkiler Sözlüğü
Yemek Tarifleri Sözlüğü
Kaynakçı Sözlüğü Eng - Tr
Kaynakçı Sözlüğü Tr - Eng
Tüm sözlüklerde ara