ENFLASYON
ENFLASYON
(Ekonomi Sözlüğü) :
Fiyatlar genel düzeyinin sürekli olarak yükselmesidir. Bu tanımdan da anlaşılacağı gibi bazı malların fiyatlarının yükselmesi, ya da fiyatlarda sürekli olmayan yükselmeler enflasyon değildir. Enflasyon sayılabilecek bir fiyat artışının genel ve sürekli olması gerekir. Enflasyon, özellikle son yıllarda dünya ekonomilerinin karşılaştığı en önemli ve başedilmesi güç sorunlarından biridir. Enflasyonla ekonomideki para miktarının seyri arasında çok yakın bir bağlardır. Ekonomideki para miktarı ne kadar yükselirse, enflasyon oranının artma ihtimali de o ölçüde yüksek olmaktadır.Öte yandan para miktarının değişmemesi halinde enflasyonun meydana gelme ihtimali de oldukça zayıflamaktadır. Bu nedenle birçok iktisatçının gözünde enflasyon parasal bir olgudur.Enflasyonu açıklamaya yönelik yaklaşımlardan biri miktar teorisine dayanır. Bu gruptaki iktisatçılar daha çok muhafazakar görüşe sahip olan klasik, yeni ve moneterist iktisatçılardır. Onlara göre üretim genellikle kapasite kullanım düzeyindedir, ya da kapasite kullanım düzeyi eğer düşükse bunun parasal olmayan nedenleri vardır.Öte yandan paranın devir hızı ve para talebi de istikrarlıdır. Böyle olunca para miktarındaki artışlar fiyatları artırılır. O yüzden fiyatlar genel düzeyinde istikrar sağlamak için para arzının her yıl sabit bir yüzdeyle artırılması gerekir.Bir başka enflasyon açıklaması ücret-fiyat sarmalı diye bilinir. Burada ücret artışları ile fiyat artışları birbirini kovalar. Bu olayın temelinde toplumsal sınıf ve gruplar arasındaki gelir çekişmesi yatar. Herkes kendi nisbi gelir payını yükseltmek için kendi ürününün değerini artırmaya çalışır.Böylece işverenlerkarları, işçiler ücretleri yükseltmeye çabaladıkça sonuç enflasyon olur.Ücret artışlarının enflasyonist etkisini olabilmesi için gerçek ücret artışının verimlilik artışından yüksek olması gerekir. Sözgelimi enflasyon oranının yüzde 20, verimlilik artışının da yüzde 5 olduğu bir ekonomide, ücret artışlarının talep yönünden enflasyonist baskı çıkartılabilmesi için yüzde 25in üzerinde parasal ücret artışının gerçekleşmesi ve atıl kapasite bulunmaması gerekir.Gelişmekte olan ülkelerde enflasyonun üç özügün nedeninden sözedilebilir: Bunlardan birincisi devlet bütçesi açıklarıdır. Devletlerin kalkınma çabalarını sürdürmek, hızlı büyümeyi sağlayabilmek için büyük harcamaları olmaktadır. İç borçlanma ve vergileme genellikle bu harcamaları karşılamaya yetmediğinden aradaki fark para basılması yoluyla karşılanmakta, bu da para arzını artırarak enflasyona neden olmaktadır. İkincisi devalüasyon-enflasyon kısır döngüsüdür.Bu ülkelerin ithalatları genellikle ihracatlarından fazladır. Bu ise ulusal paranın dış değerinin düşmesine, bu ise maliyetleri artırrak eflasyona neden olmaktadır. Enflasyon ise ulusal paranın dış değerini düşürücü etki yapmakta, böylece iki süreç birbirini beslemektedir. Bu ülkelerde ihracatın artması da başka yoldan enflasyonist etki yapmaktadır. Üretimin dışarı giden oranı artarken, iç pazara dönük gelirler yükselmekte ve talep enflasyonu doğmaktadır. Nihayet yapısal enflasyondan sözedilebilir. Kentleşme ve sanayileşme bu ülkelerde insanların tüketim kalıplarını değiştirmekte ve talep enflasyonu yönünde baskı çıkartmaktadır.Tekelleşme eğilimlerinin dünya ekonomisindeki enflasyonist baskıların kaynaklarından birini oluşturduğu söylenebilir. Tekelleşme derecesi arttıkça kar maksimizasyonuna giden yolda üretimi kısma-fiyatı yükseltme mekanizması giderek daha çok kullanılmakta, bu da enflasyona neden olmaktadır.
ENFLASYONİST AÇIK
(Ekonomi Sözlüğü) :
Toplam talebin toplam arzdan fazla olması hali. Atıl kapasite varken toplam talep artışları arz artışlarıyla karşılığını bulur, dolayısıyla böyle koşullarda enflasyonist açık oluşmaz. Ancak tam istihdama ulaşıldıktan sonra da talep artışı devam ederse fiyatlar genel düzeyi yükselmeye başlar ve enflasyonist açık oluşur. Bu durumda istikrar politikalarına başvurmak gerekir.
ENFLASYON SPİRALİ
(Ekonomi Sözlüğü) :
Enflasyon sarmalı da denir. Ücretlerin, karların ve fiyatların birbirini kovalayarak yükselmesi. (Bk. Enflasyon)
GİZLİ ENFLASYON
(Ekonomi Sözlüğü) :
Fiyatların düşük düzeyde artış gösterdiği bir ortamda, tasarruflarda ortaya çıkan değer azalmasının mevduat faizleri ile dengelenmesidir.
HİPERENFLASYON
(Ekonomi Sözlüğü) :
Enflasyon hızının çok yükselmesi haline denir. Bu durumda paradan kaçış başlar. Çünkü paranın değeri neredeyse her gün, hatta her saat düşmeye başlar. Hangi fiyat artış oranından sonrasının hiperenflasyon sayılacağı konusunda üzerinde anlaşılmış bir rakam yoktur. Hiperenflasyon ortamında fiyatlarla birlikte parasal ücretlerde hızla artar, ama gerçek ücretler hızla düşer. Birinci Dünya Savaşından sonraki ünlü Alman hiperenflasyonunda insanların maaş ve ücretleri kamyonla getirilen paralarla ödeniyor, yine de yaşam standardı düşüyordu. Hiperenflasyonun başlıca nedeni para arzının başdöndürücü bir hızla yükselmesidir.