tickle

"tickle" Kelimesi için arama sonuçları

be tickled
(İngilis - Türkçe Sözlük) :
k. dili 1. son derece memnun olmak: I´m tickled to hear they´re coming. Geleceklerini duymak beni son derece memnun etti. 2. çok eğlenmek, çok gülmek.

give one a tickle in one´s throat
(İngilis - Türkçe Sözlük) :
-e gıcık vermek, -i gıcıklamak.

give s.o. a tickle
(İngilis - Türkçe Sözlük) :
birini gıdıklamak.

have a tickle in one´s throat
(İngilis - Türkçe Sözlük) :
(birinin) boğazı gıcıklanmak, gıcık duymak.

stickler
(İngilis - Türkçe Sözlük) :
i. for (belirli bir konuda) titizlik gösteren kimse.

Son Axtarılan Sözlər

English - Turkish Dict.

Recipe Dictionary

HELVALAR-NİŞASTA HELVASI (2)

Economy Terms Dict.

AÇIK FİNANSMAN

Germany - Turkish Dict.

Turkish - English Dict.

English - Turkish Dict.

Ottoman - Turkish Dict.

Turkish - Germany Dict.

Medical Terms Dict.

Ottoman - Turkish Dict.

Germany - Turkish Dict.

English - Turkish Dict.

luxate

Çox Axtarılan Sözlər

Turkish - French Dict.

ılık (217895k)

Turkish - Germany Dict.

çüş (100791k)

Turkish - French Dict.

açık (83840k)

Turkish - French Dict.

ırmak (76889k)

Turkish - Turkish Dict.

İNDÎ (73865k)

Kurdish - Turkish Dict.

naşî (63563k)

Turkish - French Dict.

çatı (61229k)

Turkish - Germany Dict.

ılım (60797k)

Kurdish - Turkish Dict.

rêsî (59707k)

Turkish - Turkish Dict.

HÂDİS (59216k)

Turkish - French Dict.

balık (57365k)

Turkish - Germany Dict.

hasır (55938k)