arrange

Results for "arrange"

arrange
(English - Turkish Dictionary) :
f. 1. (eşyayı) (belirli bir şekilde) yerleştirmek: Elif´s going to arrange the furniture in this room. Bu odanın mobilyalarını Elif yerleştirecek. 2. (toplantı) düzenlemek, tertiplemek, tertip etmek: Who arranged this farewell dinner? Bu veda yemeğini kim tertipledi? 3. (bir müzik parçasının) aranjmanını yapmak.

arrange flowers
(English - Turkish Dictionary) :
çiçek aranjmanı yapmak.

arrange for
(English - Turkish Dictionary) :
ayarlamak: I´ll arrange for a taxi. Bir taksi ayarlarım.

arrangement
(English - Turkish Dictionary) :
i. 1. düzenleme. 2. yerleştirme. 3. düzen, tertip. 4. anlaşma. 5. müz. aranjman. 6. (çiçek için) aranjman.

disarrange
(English - Turkish Dictionary) :
f. karıştırmak, dağıtmak, düzenini bozmak.

Last Searched Words

English - Turkish Dict.

Vegetation Dictionary

hardal (sinapis)

Turkish - Germany Dict.

Turkish - English Dict.

Religious Terms Dict.

Hadîs-i Nâsih

Turkish - Kurdish Dict.

Turkish - French Dict.

Turkish - English Dict.

Turkish - Spanish Dict.

banyo başlığı

Germany - Turkish Dict.

Computer and Internet

Computer and Internet

irrational number

Keyword Searches

Turkish - French Dict.

ılık (215182k)

Turkish - Germany Dict.

çüş (100195k)

Turkish - French Dict.

açık (83449k)

Turkish - French Dict.

ırmak (76036k)

Turkish - Turkish Dict.

İNDÎ (73290k)

Kurdish - Turkish Dict.

naşî (63110k)

Turkish - French Dict.

çatı (61093k)

Turkish - Germany Dict.

ılım (59792k)

Turkish - Turkish Dict.

HÂDİS (59026k)

Kurdish - Turkish Dict.

rêsî (57703k)

Turkish - French Dict.

balık (56946k)

Turkish - Germany Dict.

hasır (55728k)