İYASE


Results for "İYASE"

Dream Dictionary of Phrase

SİYASETÇİ

(Dream Dictionary of Phrase) :
Hak ve batıl olanın sınırlarını çizen ve insanları dünya ve ahiret mutluluğuna çağıran ve siyaseti bu maksatla yapan birini görmek hayırlı ve iyilik timsali kimseye, salih kul ve Peygamber naiblerine; Temiz yüzlü ve gün görmüş liderler kalıcı olanı geçicci olana tercih eden, iyilerle kötüler arasındaki mücadelede iyilerin yanında olan kimseye, Günlük politika yapan ve oy hesaplarının dışına çıkmayan politikacıyı görmek bölücülüğe, menfaaat şebekelerine ve kiyi sapıklığa yönelten insanlara, sermayesi laf ebeliği ve düzenbazlık olan zararlı ve sapık insanlara delalet eder. (Ayrıca Bakınız; Sultan, Yönetici.)
Islamic Glossary

HUBB-I RİYÂSET

(Islamic Glossary) :
Makam ve mevki sevgisi.Hubb-ı riyâsetin insana yapacağı zarar, iki aç kurdun, bir koyun sürüsüne girdiğizaman, yaptıkları zarardan daha çoktur. (Hadîs-i şerîf-Berîka)Hubb-ı riyâset insanlarda üç şeyden hâsıl olur. Birincisi, nefsin arzûlarına kavuşmak arzusu.Nefs, arzûlarının, haram yollardan elde edilmesini ister. İkincisi, kendinin ve başkalarınınhaklarını zâlimlerden kurtarmak, müstehâb (dinde güzel görülen) ve mübâh (dînen izin verilen)işleri yapmak içindir. Bu niyet ile mevkiye kavuşurken, riyâ (gösteriş) ve hakkı bâtıl ilekarıştırmak gibi, İslâmiyet'in yasak ettiği şeyleri yapmamak ve vâcibleri, sünnetleri terketmemek lâzımdır. Üçüncüsü nefsi eğlendirmektir. (Muhammed Hâdimî)
Turkish - English dictionary

kıyasen

(Turkish - English dictionary) :
/a/ by comparison to.
Turkish - English dictionary

riyaset

(Turkish - English dictionary) :
,-ti headship; presidency; chairmanship. etmek /a/ to preside (over).
Turkish - English dictionary

riyaseticumhur

(Turkish - English dictionary) :
presidency (of a republic).