örtü

Résultats pour "örtü"

tell s.o.´s fortune
(Anglais - Turc Dictionnaire) :
birinin falına bakmak: Will you tell her fortune? Onun falına bakar mısın?

tortuous
(Anglais - Turc Dictionnaire) :
s. 1. yılankavi, çok dolambaçlı. 2. dolaşık, çapraşık (yöntem/hareket). 3. dalavereli. 4. fazlasıyla komplike, çetrefil.

torture
(Anglais - Turc Dictionnaire) :
i. 1. işkence, işkence etme/yapma. 2. ıstırap, azap, işkence. f. işkence etmek/yapmak.

try one´s fortune
(Anglais - Turc Dictionnaire) :
şansını denemek.

unfortunate
(Anglais - Turc Dictionnaire) :
s. 1. şanssız, talihsiz, bedbaht; zavallı. 2. kötü, olumsuzluk getiren. 3. kötü, uygun olmayan.

««
«
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
»
»»

Dernière Mots recherchés

Economy Terms Dict.

KEMMERER, Edurin Walter

Ottoman - Turkish Dict.

Turkish - Germany Dict.

English - Turkish Dict.

Computer and Internet

Religious Terms Dict.

TEŞRİK GÜNLERİ

Medical Terms Dict.

Medical Terms Dict.

English - Turkish Dict.

Kurdish - Turkish Dict.

Turkish - Kurdish Dict.

Turkish - French Dict.

nesnel

Recherches de mots-clés

Turkish - French Dict.

ılık (218483k)

Turkish - Germany Dict.

çüş (101000k)

Turkish - French Dict.

açık (83983k)

Turkish - French Dict.

ırmak (77066k)

Turkish - Turkish Dict.

İNDÎ (73994k)

Kurdish - Turkish Dict.

naşî (63652k)

Turkish - French Dict.

çatı (61304k)

Turkish - Germany Dict.

ılım (61016k)

Kurdish - Turkish Dict.

rêsî (59985k)

Turkish - Turkish Dict.

HÂDİS (59339k)

Turkish - French Dict.

balık (57449k)

Turkish - Germany Dict.

hasır (55984k)