çıplak
çırıl çıplak
(Turkish - Kurdish Dictionary) :
tip û tazî, rûtbel.
BALDIRIÇIPLAK
(Turkish - Turkish dictionary) :
b. is. İşsiz, güçsüz, serseri, ayak takımı.
ÇIPLAKLIK
(Dream Dictionary of Phrase) :
Töhmet altında olan kimse için bundan kurtulmaya, Üzüntü ve sıkıntıda olan için ferah ve sevince, İbadet ehlinin çıplak görünmesi amellerinin güzelliğine, Ayıp yerleri görünerek bundan utanan kimse için pişmanlık verecek bir şeye, Hastanın kırımızı, siyaah yahut sarı renk elbisesini çıkararak çıplak kalkası hastalıktan kurtulmasına, Kadının siyah elbiseden soyunması kederden sonra sevinç ve aydınlığa, Erkeğin soyunması hacca gitmeye, Soyunmak bazen yeni elbise giymeye, Hastanın elbisesinin zorla üzerinden çıkarılması vefatına delalet eder. (Ayrıca Bakınız; Soyunmak.)
çıplak
(Turkish - English dictionary) :
1. naked, nude. 2. bare (earth); barren, bare (land); unforested; (place) which contains little plant life. 3. empty, unfurnished (room); bare (wall). 4. bare, uncovered (head). 5. plain, simple, unadorned (truth, fact); straightforward, simple (style). 6. art nude, painting or sculpture of a nude. 7. poor person, (an) indigent. gözle with the naked eye. lar kampı nudist camp, nudist colony. tel bare wire, uninsulated electric wire.
çıplaklaşmak
(Turkish - English dictionary) :
to become bare.