Toggle navigation
Contact
English
Turkish
English
German
French
Spanish
Italian
Azerbaijani
Contains
Contains
Whole word
Begins with
Ends with
Dictionary
Search
Dictionary
×
Turkish - French Dictionary
French - Turkish dictionary
Turkish - German Dictionary
German - Turkish Dictionary
Turkish - Spanish dictionary
Spanish - Turkish Dictionary
Turkish - Kurdish Dictionary
Kurdish - Turkish dictionary
Turkish - English dictionary
English - Turkish Dictionary
Turkish - Turkish dictionary
Italian - Turkish dictionary
Ottoman - Turkish Dictionary
Azerbaijani - Turkish Dictionary
Biology Glossary
Philosophical Dictionary
Chemical Dictionary,
Psychology, Dictionary
Sociological Dictionary
Dictionary of Economics
Medicine and Hematology Glossary
Environmental Glossary
Names Dictionary
Nautical Dictionary
Meteorological Glossary
Automotive Industry Glossary
Dream Dictionary of Phrase
Islamic Glossary
Computer, Internet Glossary
Tourism Glossary
Plants Glossary
Recipes Glossary
Welder Dictionary Eng - TR
Welder Dictionary TR - Eng
çoğu
Results for "çoğu"
çoğunluk
(Turkish - Kurdish Dictionary) :
piranî.
ÇOĞUNLUK
(Turkish - Turkish dictionary) :
is. 1. Sayıca üstünlük. 2. Sayıca üstün olanlar, ekseriyet.
ÇOĞüNDÜR
(Turkish - Turkish dictionary) :
is. Kırmızı pancar
ÇOĞÜR
(Turkish - Turkish dictionary) :
is. Tohumdan yetişmiş fidancık.
ÇOĞULCULUK [İng. Pluralism]:
(Sociological Dictionary) :
Bir devlette veya sosyal organizasyonda gücün bir çok grup veya organizasyon tarafından paylaşılmasıdır. Klasik anlamda F. G. Hegel'in üniter devlet anlayışına bir tenkit amacıyla kullanılmıştır. Batılı demokrasilerde siyasî gücü elde etmek, ona katılmak için rekabet içinde olan elitler ve sosyal grupları ifade etmektedir.1960 sonrası Avrupa ülkelerinde ticaret erbabının ve yabancı işgücünün artan coğrafî hareketliliği ile önem kazanan bir kavramdır. Bir çok Avrupa ilkesi demografik yapılarının da bir gereği, göç alan ülkeler olarak çok etnikli ve çok kültürlü hale gelmişlerdir. Bu ülkeler çok farklı etnik ve ırkî grupları bünyelerinde taşımaktadırlar. Diğer taraftan, gelişme gücüne sahip bazı önü açılan ülkeler,bünyelerine uygun olmasa da, çoğulculaştırma telkinleri ile karşı karşıyadır.
««
«
1
2
3
4
5
6
»
»»
Hidden div
Last Searched Words
naklen
çalışkan
büyüme
PİLAJ
aldosteronism
DİDE-GİRYAN
hilanîn
çoğu
Schiedsgericht
hanımeli
idareci
Garplı
Keyword Searches
ılık (181201k)
çüş (95004k)
açık (78139k)
İNDÎ (70134k)
ırmak (68053k)
naşî (55972k)
çatı (55609k)
HÂDİS (54972k)
balık (53037k)
ılım (51602k)
hasır (51167k)
rêsî (51001k)
All Dictionaries
Turkish - French Dictionary
French - Turkish dictionary
Turkish - German Dictionary
German - Turkish Dictionary
Turkish - Spanish dictionary
Spanish - Turkish Dictionary
Turkish - Kurdish Dictionary
Kurdish - Turkish dictionary
Turkish - English dictionary
English - Turkish Dictionary
Turkish - Turkish dictionary
Italian - Turkish dictionary
Ottoman - Turkish Dictionary
Azerbaijani - Turkish Dictionary
Biology Glossary
Philosophical Dictionary
Chemical Dictionary,
Psychology, Dictionary
Sociological Dictionary
Dictionary of Economics
Medicine and Hematology Glossary
Environmental Glossary
Names Dictionary
Nautical Dictionary
Meteorological Glossary
Automotive Industry Glossary
Dream Dictionary of Phrase
Islamic Glossary
Computer, Internet Glossary
Tourism Glossary
Plants Glossary
Recipes Glossary
Welder Dictionary Eng - TR
Welder Dictionary TR - Eng
All Dictionaries