working

Résultats pour "working"

Anglais - Turc Dictionnaire

be in good working order

 (Anglais - Turc Dictionnaire) :
iyi işler durumda olmak.
Anglais - Turc Dictionnaire

have a working knowledge of

 (Anglais - Turc Dictionnaire) :
(bir şeyi) iyi kötü kullanabilecek kadar bilmek: They have a working knowledge of Russian. Bir Rusla iyi kötü anlaşabilecek kadar Rusça biliyorlar.
 Anglais - Turc Dictionnaire

working

 (Anglais - Turc Dictionnaire) :
i. 1. işleme tarzı. 2. çoğ. kazılar, hafriyat, kazılmış yerler.
 Anglais - Turc Dictionnaire

working agreement

 (Anglais - Turc Dictionnaire) :
geçici anlaşma.
Anglais - Turc Dictionnaire

working breakfast

 (Anglais - Turc Dictionnaire) :
iş görüşmesi yapılan kahvaltı.
Recherches de mots-clés Turkish - French Dict. ılık (214988k) Turkish - Germany Dict. çüş (99741k) Turkish - French Dict. açık (83368k) Turkish - French Dict. ırmak (75800k) Turkish - Turkish Dict. İNDÎ (73220k) Kurdish - Turkish Dict. naşî (63008k) Turkish - French Dict. çatı (61074k) Turkish - Germany Dict. ılım (59598k) Turkish - Turkish Dict. HÂDİS (59003k) Kurdish - Turkish Dict. rêsî (56933k) Turkish - French Dict. balık (56889k) Turkish - Germany Dict. hasır (55712k)