within

Résultats pour "within"

It´s not within her capacity.
(Anglais - Turc Dictionnaire) :
Kapasitesi ona yetmez.

It´s not within reach.
(Anglais - Turc Dictionnaire) :
El altında değil.

within
(Anglais - Turc Dictionnaire) :
z. 1. içeride; içeriye: They painted the house within and without. Evin hem içerisini, hem dışarısını boyadılar. Inquire within. İçeriye müracaat edin. 2. içinde; içinden: Although outwardly calm, he was cursing within. Dıştan sakin görünmekle birlikte içinden küfrediyordu.

within an ace of
(Anglais - Turc Dictionnaire) :
az kalsın, neredeyse: You were within an ace of drowning. Az kalsın boğulacaktın.

within an inch of his life
(Anglais - Turc Dictionnaire) :
ölümüne ramak kalmış.

Dernière Mots recherchés

English - Turkish Dict.

Ottoman - Turkish Dict.

English - Turkish Dict.

Turkish - Kurdish Dict.

Turkish - English Dict.

Turkish - English Dict.

Interpretation of Dreams Dict.

Economy Terms Dict.

NİHAİ ÜRÜN (MAL)

Turkish - Germany Dict.

Turkish - English Dict.

Computer and Internet

limits of variation

Computer and Internet

envelope delay

Recherches de mots-clés

Turkish - French Dict.

ılık (245659k)

Turkish - Germany Dict.

çüş (111682k)

Turkish - French Dict.

açık (94560k)

Turkish - French Dict.

ırmak (88481k)

Turkish - Turkish Dict.

İNDÎ (82623k)

Turkish - Germany Dict.

ılım (76110k)

Kurdish - Turkish Dict.

naşî (72264k)

Kurdish - Turkish Dict.

rêsî (70262k)

Turkish - French Dict.

çatı (68174k)

Turkish - Turkish Dict.

HÂDİS (65972k)

Turkish - French Dict.

balık (64833k)

Turkish - Germany Dict.

hasır (64002k)