vision

Results for "vision"

English - Turkish Dictionary

television tube

 (English - Turkish Dictionary) :
televizyon tüpü.
 English - Turkish Dictionary

vision

 (English - Turkish Dictionary) :
i. 1. görme; görüş: The operation restored his vision. Ameliyat yeniden görmesini sağladı. field of vision görüş alanı. 2. öngörü. 3. önsezi. 4. hayal gücü, imgelem. 5. hayal, düş, rüya. 6. çok güzel kimse/şey: That woman is a vision. O kadın çok güzel.
 English - Turkish Dictionary

visionary

 (English - Turkish Dictionary) :
s. 1. hayali, düşsel. 2. hayalci, hayalperest. 3. öngörülü. 4. önsezili. i. 1. hayalci, hayalperest. 2. öngörülü kimse. 3. önsezili kimse.
 English - Turkish Dictionary

watch television

 (English - Turkish Dictionary) :
televizyon seyretmek.
Keyword Searches Turkish - French Dict. ılık (179650k) Turkish - Germany Dict. çüş (94953k) Turkish - French Dict. açık (77940k) Turkish - Turkish Dict. İNDÎ (70091k) Turkish - French Dict. ırmak (67610k) Kurdish - Turkish Dict. naşî (55770k) Turkish - French Dict. çatı (55578k) Turkish - Turkish Dict. HÂDİS (54917k) Turkish - French Dict. balık (52935k) Turkish - Germany Dict. ılım (51407k) Turkish - Germany Dict. hasır (51051k) Kurdish - Turkish Dict. rêsî (50864k)