stroke

Results for "stroke"

English - Turkish Dictionary

heat stroke

 (English - Turkish Dictionary) :
sıcak çarpması.
English - Turkish Dictionary

masterstroke

 (English - Turkish Dictionary) :
i. 1. mükemmel bir çözüm; (tartışmada) çok etkileyici bir cevap. 2. kesin başarı.
 English - Turkish Dictionary

stroke

 (English - Turkish Dictionary) :
i. 1. vuruş, darbe: He cut it with two strokes of his ax. İki balta vuruşuyla onu kesti. With a few strokes of her brush she changed the mood of the painting. Birkaç fırça darbesiyle tablonun havasını değiştirdi. He came at the stroke of ten. Saat onu çalarken geldi. Nimet can´t swim a stroke. Nimet hiç yüzme bilmiyor. She´s had a stroke of luck. Talih ona güldü. 2. felç, inme: He´s had a stroke. Ona inme inmiş. f. okşamak, sıvazlamak.
English - Turkish Dictionary

sunstroke

 (English - Turkish Dictionary) :
i. güneş çarpması.
Keyword Searches Turkish - French Dict. ılık (181264k) Turkish - Germany Dict. çüş (95014k) Turkish - French Dict. açık (78149k) Turkish - Turkish Dict. İNDÎ (70135k) Turkish - French Dict. ırmak (68075k) Kurdish - Turkish Dict. naşî (56093k) Turkish - French Dict. çatı (55614k) Turkish - Turkish Dict. HÂDİS (55004k) Turkish - French Dict. balık (53041k) Turkish - Germany Dict. ılım (51614k) Turkish - Germany Dict. hasır (51174k) Kurdish - Turkish Dict. rêsî (51017k)