sandık


Results for "sandık"

Turkish - Kurdish Dictionary

sandık

(Turkish - Kurdish Dictionary) :
sindoq.
Dictionary of Economics

HALK SANDIKLARI

(Dictionary of Economics) :
1933 yılında kabul edilen 2284 sayılı kanuna göre Halk Bankası şube açmayacak, mevduat kabul etme yetkisine sahip ve adına Halk Sandıkları denen kredi kurumları oluşturabilecekti. Halk Sandıkları anonim şirket statüsünde idi. Bu sandıklar 1963 yılında Türkiye Halk Bankasının şubelerine dönüştürülmüştür.
Dream Dictionary of Phrase

SANDIK

(Dream Dictionary of Phrase) :
Kadın yahut hizmetçiye, kişinin evine, dükkanına, bekarın evlenmesine, yoksulun zengin olmasına; Yolculuk sandığı yolculuğa yahut bir yere gönderilecek elçiye delalet eder.
Turkish - English dictionary

sandık

(Turkish - English dictionary) :
1. (large) chest, trunk. 2. hope chest, dower chest. 3. crate. 4. strongbox, coffer. 5. bank; organization administering a fund; credit union. 6. cashier´s office, treasurer´s office. 7. box-like implement used for measuring sand or gravel. 8. caisson (used as a foundation); cofferdam. tan çıkmak to be elected to a public office. düzmek (for a young woman) to accumulate things for her hope chest. emini cashier, treasurer. eşyası clothes, linens, etc. (kept in a hope chest). lekesi mark or stain made by mildew (found on clothes or linens that have been left in a chest for a long time). odası storeroom, Brit. lumber room. sepet all of one´s belongings. taki sırtında, ambardaki/sepetteki karnında/boğazında. colloq. He never thinks of saving something for a rainy day./He spends his money as soon as he gets it.
Turkish - English dictionary

sandıkçı

(Turkish - English dictionary) :
maker or seller of chests, trunks, crates, or strongboxes.