pençe
PENÇE-İ KAHR
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Kahir pençesi. Mahveden el.
PENÇEZEN
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
f. Pençe vuran, düşman.
SERPENÇE
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
f. Güçlü kuvvetli kimse.
ŞİRPENÇE
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
(Şir-pençe) f. (Aslan pençesi) Vücutta ve daha ziyade sırtta çıkan çok tehlikeli bir çıban.
PENCERE
(Dream Dictionary of Phrase) :
Hastanın iliyeşmesine, bekarın evlenmesine, üzüntü ve kederi olanın bunlardan kurtulmasına; Pencere görmek istek ve arzunun gerçekleşmesine, mülke ve şerefe nail olmaya, Pencereye uzaktan bakmak düşmana galip gelmeye, işlerini sevinç içinde yürütmeye; kaazanç, kar ve servete, akranına üstün gelmeye, Pencere bazen kendisine bakılan adama, Pencere yapmak ev yapmaya delalet eder.