İFRAZ

Risultati per "İFRAZ"

İFRAZ
(Ottomano - Dizionario turco) :
Vazifeye tayin etmek. * Farzedip vermek.

İFRAZ HAZİNESİ
(Ottomano - Dizionario turco) :
Tar: Kullanılmayan kıymetli eşyanın saklandığı yer. Bu gibi kıymetli şeylerden ikinci dereceden olanların muhafaza olunduğu yere de "Bodrum Hazinesi" denilirdi.

İFRAZAT
(Ottomano - Dizionario turco) :
Vücuddan çıkan, bedenden ayrılan kan, irin, balgam gibi şeyler.

İFRAZCİYAN
(Ottomano - Dizionario turco) :
Darphanede sikke (para) kesenler. Altun, gümüş ve bakır madenlerini para haline getirdikleri için bu tabir meydana gelmiştir.

İSTİFRAZ
(Ottomano - Dizionario turco) :
Ayırıp tefrik etme.

Ultima parole cercate

Computer and Internet

trellis coded modulation

Ottoman - Turkish Dict.

Turkish - Turkish Dict.

Turkish - Turkish Dict.

Germany - Turkish Dict.

English - Turkish Dict.

Turkish - English Dict.

hapıcık yapmak

Turkish - English Dict.

English - Turkish Dict.

Computer and Internet

rectangular waveform

Turkish - Turkish Dict.

Turkish - Germany Dict.

vücut

Ricerche per parole chiave

Turkish - French Dict.

ılık (222842k)

Turkish - Germany Dict.

çüş (101942k)

Turkish - French Dict.

açık (85214k)

Turkish - French Dict.

ırmak (77833k)

Turkish - Turkish Dict.

İNDÎ (74526k)

Kurdish - Turkish Dict.

naşî (64409k)

Turkish - French Dict.

çatı (62150k)

Turkish - Germany Dict.

ılım (61944k)

Kurdish - Turkish Dict.

rêsî (60651k)

Turkish - Turkish Dict.

HÂDİS (60080k)

Turkish - French Dict.

balık (58197k)

Turkish - Germany Dict.

hasır (56466k)