DAİRE

Results for "DAİRE"

Ottoman - Turkish Dictionary

DAİRE

 (Ottoman - Turkish Dictionary) :
Resmi hükümet makamlarından her biri. * Yazıhane. * Büyük bir idare adamının makamı. * Ev veya apartman katı. * Bir manevi te'sirin hükmü geçtiği mahal. * Sınır içi. * Büro, büyük ev, konak. * Çember, düz yuvarlak şekil. * Mat: Merkezden aynı uzaklıktaki noktaların çevirdiği düzlük parçası. * Hezimet ve musibet. Beliye-i muhita. * Dönüp dolaşıp meydana gelen hâdise ve inkılâb.
 Ottoman - Turkish Dictionary

DAİRE-İ ÂFÂK

 (Ottoman - Turkish Dictionary) :
Ufuklar dairesi. Çok geniş ve büyük dâire, kâinat.
Ottoman - Turkish Dictionary

DAİRE-İ EHADİYET

 (Ottoman - Turkish Dictionary) :
Allah'ın ehadiyetle tecelli ettiği dâire. (Bak: Ehadiyet)
 Ottoman - Turkish Dictionary

DAİRE-İ ESBAB

 (Ottoman - Turkish Dictionary) :
Sebepler dâiresi. Sebep ve kanunların bulunduğu yer olan maddi âlem.
 Ottoman - Turkish Dictionary

DAİRE-İ ESMÂ

 (Ottoman - Turkish Dictionary) :
Cenab-ı Hakk'ın isimlerinin sahası ve dairesi.
Keyword Searches Turkish - French Dict. ılık (244268k) Turkish - Germany Dict. çüş (110686k) Turkish - French Dict. açık (93790k) Turkish - French Dict. ırmak (87119k) Turkish - Turkish Dict. İNDÎ (81878k) Turkish - Germany Dict. ılım (74944k) Kurdish - Turkish Dict. naşî (71443k) Kurdish - Turkish Dict. rêsî (69205k) Turkish - French Dict. çatı (67671k) Turkish - Turkish Dict. HÂDİS (65353k) Turkish - French Dict. balık (64087k) Turkish - Germany Dict. hasır (63439k)