kurşun


Results for "kurşun"

Turkish - Kurdish Dictionary

kurşuni

(Turkish - Kurdish Dictionary) :
cûn.
Turkish - Turkish dictionary

KURŞUNİ

(Turkish - Turkish dictionary) :
is. Koyu külrengi.
Medicine and Hematology Glossary

KURŞUN ZEHİRLENMESİ

(Medicine and Hematology Glossary) :
Nedeni bulunamayan mikrositik anemilerde akla getirilmelidir. Kurşun vücuda gastro intestinal yoldan veya inhalasyonla girer. Eritroblastların mitokondrilerinde birikir ve çeşitli mitokondrial enzimleri bozar. Periferik kan yaymalarında eritrositler mikrositiktir, ancak dimorfizm yoktur. Bazofilik noktalanma (stippling) dikkati çeker. Kemik iliği incelemesinde eritropoez normoblastiktir, ringed sideroblastlar görülür. Laboratuvar incelemelerinde eritrosit protoporfirini artmıştır, idrarda delta-ALA yüksek bulunur.
Environmental Glossary

KURŞUN

(Environmental Glossary) :
[ Lead ] Biriken bir zehir olup küçük bir miktarları bile ciddi hastalıklara yada ölümlere yol açan, doğal çevrede bulunan inorganik bir eleman. Bilinen en eski su kirleticilerinden biridir ve kurşun boruları su dağıtım şebekesinde kullanılmaları sonucu oluşur. Havada bulunan kurşunun büyük bölümü benzine katkı maddesi olarak konan tetraetil kurşun ( TEL ] bileşiğinden kaynaklanmaktadır.
Environmental Glossary

KURŞUN ARSENAT

(Environmental Glossary) :
[ Lead arsenate ] Bir böcek zehiri türü.