kalın


Results for "kalın"

Meteorological Glossary

KALINLIK

(Meteorological Glossary) :
(THICKNESS) [i]Belli bir yerde, belli basınç seviyeleri arasındaki jeopotansiyel yükseklik farkı. Atmosferin bir tabakasının kalınlığı, tabakanın tamamının ortalama sıcaklığı ile doğru orantılıdır. Meteorolojide daha çok 1000 ile 500 mb. arasındaki jeopotansiyel yükseklik farkı kalınlık değeri olarak alınır. 1000-500 mb. kalınlık değerleri ile atmosferin alt tabakalarındaki sıcaklık profilleri arasında fark olabilir. Bunun nedeni de üst tabakalarda gerçekleşen hava olaylarıdır. ÖrneğinEğer alt tabakalar ısınırken üst tabakalar soğuyorsa, şu veya bu şekilde ortalama sıcaklık ve kalınlık aynı kalacaktır. Güneşli bir günde de durum aynı olacaktır. Kalınlık haritası yüksek ve alçak basınç alanlarının daha sağlıklı bir biçimde belirlenmesi için gereklidir çünkü alçak basınç alanlarında tabakanın kalınlığı daha fazla, yüksek basınç alanlarında ise daha azdır.
Meteorological Glossary

KAR KALINLIĞI

(Meteorological Glossary) :
(SNOW DEPTH) [i]Yeni yağan ve eski karla birlikte yeni yağan karın ölçülen yüksekliği.
Turkish - English dictionary

kalın

(Turkish - English dictionary) :
1. thick. 2. slang rich, wealthy, in the money, well-off, well-fixed. 3. back (vowel). kafalı thickheaded, stupid. ses deep voice. ünlü phonetics back vowel.
Turkish - English dictionary

kalın

(Turkish - English dictionary) :
prov. present given by the bridegroom to the bride.
Turkish - English dictionary

kalınbağırsak

(Turkish - English dictionary) :
anat. the large intestine. yangısı path. colitis.