intent
be intent on
(English - Turkish Dictionary) :
1. -e kararlı olmak: He is intent on solving the problem. Sorunu çözmeye kararlı. 2. -e dalmış olmak: He was so intent on his work that he lost all track of time. İşine öyle dalmıştı ki zamanı tamamen unuttu.
intent
(English - Turkish Dictionary) :
i. amaç, maksat, niyet. s.
intention
(English - Turkish Dictionary) :
i. 1. niyet, amaç, maksat: His intention is to help you. Amacı size yardım etmek. He has no intention of coming. Gelmek niyetinde değil. 2. anlam, mana: That´s not the intention of the poem. Şiirin anlamı öyle değil. 3. kasıt.
intentional
(English - Turkish Dictionary) :
s. kasıtlı, kasti, maksatlı, bile bile yapılan, isteyerek yapılan.
intentionally
(English - Turkish Dictionary) :
z. kasten, bile bile, isteyerek, mahsus.