crease
crease
(English - Turkish Dictionary) :
i. 1. kırma, pli, pasta, kat. 2. çizgi, buruşuk. 3. ütü çizgisi, kat yeri. f. 1. kırma yapmak. 2. buruşturmak. 3. katlanmak, buruşmak.
decrease
(English - Turkish Dictionary) :
f. azalmak, düşmek, küçülmek; azaltmak, düşürmek. i. azalma, düşüş.
increase 1
(English - Turkish Dictionary) :
f. 1. artmak, çoğalmak; artırmak, çoğaltmak. 2. büyümek, gelişmek; verimli olmak; büyütmek, geliştirmek.
increase 2
(English - Turkish Dictionary) :
i. 1. artış, artma, çoğalma. 2. ürün. 3. kâr. 4. hâsılat.
on the decrease
(English - Turkish Dictionary) :
azalmakta.