senior

Risultati per "senior"

lieutenant, senior grade
(Dizionario Inglese - Turco) :
yüzbaşı.

senior
(Dizionario Inglese - Turco) :
s. 1. yaşça büyük. 2. kıdemli. 3. son sınıfla ilgili. 4. üst. i. 1. yaşça büyük kimse. 2. kıdemli kimse. 3. son sınıf öğrencisi.

senior citizen
(Dizionario Inglese - Turco) :
yaşlı kimse.

senior high school
(Dizionario Inglese - Turco) :
on, on bir ve on ikinci sınıfların karşılığı olan okul, lise.

seniority
(Dizionario Inglese - Turco) :
i. 1. yaşça büyüklük, kıdemlilik. 2. kıdem.

Ultima parole cercate

English - Turkish Dict.

Ottoman - Turkish Dict.

Ottoman - Turkish Dict.

French -Turkish Dict.

English - Turkish Dict.

the unconscious

Italiano - Turkish Dict.

Turkish - English Dict.

Turkish - English Dict.

Azerbaijani - Turkish Dict.

Ottoman - Turkish Dict.

Turkish - English Dict.

Ottoman - Turkish Dict.

HAPİS

Ricerche per parole chiave

Turkish - French Dict.

ılık (218082k)

Turkish - Germany Dict.

çüş (100833k)

Turkish - French Dict.

açık (83873k)

Turkish - French Dict.

ırmak (76975k)

Turkish - Turkish Dict.

İNDÎ (73923k)

Kurdish - Turkish Dict.

naşî (63593k)

Turkish - French Dict.

çatı (61249k)

Turkish - Germany Dict.

ılım (60900k)

Kurdish - Turkish Dict.

rêsî (59805k)

Turkish - Turkish Dict.

HÂDİS (59232k)

Turkish - French Dict.

balık (57388k)

Turkish - Germany Dict.

hasır (55960k)