across

Risultati per "across"

across
(Dizionario Inglese - Turco) :
edat 1. bir tarafından öbür tarafına: He stretched a rope across the river. Nehrin bir tarafından öbür tarafına bir ip gerdi. 2. karşısında: Serra lives across the street from us. Serra karşımızda oturuyor. z. karşıdan karşıya: Walking across this street is a problem. Bu caddede karşıdan karşıya geçmek bir mesele.

across the board
(Dizionario Inglese - Turco) :
herkesi aynı derecede etkileyen (ücret/vergi).

across the way
(Dizionario Inglese - Turco) :
yolun öte tarafında, karşı tarafta.

come across
(Dizionario Inglese - Turco) :
-e rastlamak, -e rast gelmek, ile karşılaşmak.

come/run across
(Dizionario Inglese - Turco) :
-e rastlamak, -e tesadüf etmek.

Ultima parole cercate

English - Turkish Dict.

Meteorolgy Terms Dict.

Meteorolgy Terms Dict.

Ottoman - Turkish Dict.

Kurdish - Turkish Dict.

Turkish - English Dict.

Computer and Internet

executive report

Turkish - Spanish Dict.

Turkish - French Dict.

Recipe Dictionary

HELVALAR-NİŞASTA HELVASI (2)

Medical Terms Dict.

Medical Terms Dict.

apraxia

Ricerche per parole chiave

Turkish - French Dict.

ılık (217676k)

Turkish - Germany Dict.

çüş (100753k)

Turkish - French Dict.

açık (83810k)

Turkish - French Dict.

ırmak (76826k)

Turkish - Turkish Dict.

İNDÎ (73823k)

Kurdish - Turkish Dict.

naşî (63538k)

Turkish - French Dict.

çatı (61221k)

Turkish - Germany Dict.

ılım (60687k)

Kurdish - Turkish Dict.

rêsî (59631k)

Turkish - Turkish Dict.

HÂDİS (59196k)

Turkish - French Dict.

balık (57338k)

Turkish - Germany Dict.

hasır (55921k)