inci


Results for "inci"

Plants Glossary

incir (yemiş)

(Plants Glossary) :
Dutgillerden asıl vatanı Akdeniz kıyıları olan yaprakları geniş ve dilimli bir ağacın meyvesidir. Armut biçiminde ve büyüklüğünde yumuşak, çekirdekleri darı şeklinde tatlı bir yemiştir.Faydası : Bağırsakları yumuşatır. Kabızlığı giderir. Mide tembelliğini tedavi eder. Vücudu ve sinirleri kuvvetlendirir. Enerji verir. Nekahat devresini kısaltır. Bronşit, öksürük ve boğaz ağrılarında faydalıdır. Bronşları yumuşatır. Çıbanların olgunlaşmasını sağlar. Lapası, yanık ağrılarını keser. Dallarından akan süt, nasır ve siğilleri giderir. Basurda faydalıdır. Nezle ve sıtmada da kullanılır.
Plants Glossary

latinçiçeği (frenkteresi)

(Plants Glossary) :
Latinçiçeğigiller familyasından; bir çeşit bitkidir. Çiçekleri kırmızı veya turuncudur. Peru'da doğal olarak yetişir. Çiçekleri salatalarda kullanılır.Faydası : İştah verir. İdrar söker. Skorbütte faydalıdır.
Recipes Glossary

KEK-İNCİRLİ KEK

(Recipes Glossary) :
GEREKLİ MALZEME YAPILIŞI1 bardak fındık 1. Yıkanmış, başları koparılmış,büyüklüğünde kurulanmış incirler, fındıkdoğranmış kuru incir, büyüklüğünde doğranır, bir bardak1 bardaktan az eksik ölçülür.kaynar su, 2. İncir, yağ, şeker, bir fiske tuz,100 gram margarin (1 bir bardak dolusuna yakın kaynar supaketin yarısından ile karıştırılıp, biraz soğuyuncayaaz), kadar bekletilir.1 bardak şeker, 3. İki numaralı malzemelerYarım bardak dövülmüş içerisine, dövülmüş yarım bardakceviz, ceviz, elenmiş un, karbonat, tarçın,1 çay kaşığı üç yumurta ilave edilerek iyicekarbonat, karıştırılır.3 yumurta, 4. Yağlanmış bir tepsiye veya1 çay kaşığı tarçın yağlanmış kalıba dökülerek fırındatozu, pişirilir.1.5 bardak un, 5. Fırından çıkarılır soğutulur, alt1 fiske tuz. üst edilir, münasip dilimler halindekesilerek servis yapılır.NOT:Kekler kalıba döküldükten sonrapasta tenceresine oturtularak kısıkbütangaz ocağınıın üzerinde depişirilebilir.
English - Turkish Dictionary

coincide

(English - Turkish Dictionary) :
f. 1. with ile rastlaşmak, aynı zamana rastlamak, çatışmak. 2. uymak, bir olmak. 3. mat. çakışmak.
English - Turkish Dictionary

coincidence

(English - Turkish Dictionary) :
i. rastlantı, tesadüf.