ihtiyat
GİZLİ İHTİYAT
(Dictionary of Economics) :
Varlıkların değerlerini olduğundan düşük veya borçalrı olduğundan yüksek göstermek yoluyla gizlenen anamaldır. Bu anamal bilançoda görülmez.
İHTİYÂT
(Islamic Glossary) :
Dîne uygun olmayan bir işi yapma şüphesinden kurtulmak için, tedbirli hareket etme.Hanefî mezhebi âlimlerinin çoğuna göre (sabahleyin) ufkun bir yerinde beyazlık başlayınca,(imsak vakti) olup, oruca başlanır. Bundan (6-10 dakika) sonra beyazlık ufk üzerine ip gibiyayılınca, sabah namazı vakti başlar. Ancak oruca imsâk vaktinde ba şlamak ihtiyatlı olur. Butaktirde, namaz da oruc da bütün âlimlere göre sahîh, doğru olur. Fakat oruca birinci vakittenyâni imsâk vaktinden sonra başlanırsa, oruc şüpheli olur. Astronomik hesaplar ile birinci vakitbulunmakta ve takvimlere birinci vakit yazılmaktadır. İkinci vakitte, hattâ bundan sonrabaşlayan kızıllığın yayıldığı zaman oruca başlayanların orucları şüpheli olmaktadır.Yemeyi-içmeyi bırakmayı, şüpheli zamâna tehir etmek, geciktirmek ise, mekruhtur. Hele ikincivakitten sonra başlayan kızıllığın sonunda başlanılan oruclar, sahîh olmaz. (M. Sıddîk Gümüş)Bulutlu gecelerde orucun bozulmasından korunmak için ihtiyatlı davranmalı, iftârı birazgeciktirmelidir. Yıldızlar görünmeden önce iftâr eden de iftârda acele etmiş olur. (Şernblâlî)Zevcin (kocanın), zevcesi (hanımı) için kendi mülkünden onun izni olmadan fıtrasınıvermesi câizdir, verebilir. Yine zevcesinin ve evinde olanların fıtralarını, izinleri olmadankarıştırıp verebileceği gibi, toplamı kadar buğdayı ve değeri olan altın ı bir defâda ölçüp birveya birkaç fakire verebilir. Fakat ayrı ayrı hazırlayıp, sonra karıştırması veya ayrı ayrı vermesi,ihtiyatlı olur. (İbn-i Âbidîn)
ihtiyat
(Turkish - English dictionary) :
,-tı 1. caution, cautiousness; wariness; circumspection; discretion; prudence. 2. (a) precaution, precautionary measure. 3. mil. reserve, reserve force, reserves. 4. (a) spare, (a) reserve. 5. spare, reserve, put aside for future use. akçesi fin. reserve. kaydıyla with reservation. kuvvetleri reserve forces. payı 1. safety margin. 2. com. cover (sum of money).
ihtiyaten
(Turkish - English dictionary) :
1. as a precaution, as a precautionary measure. 2. as a reserve or spare.
ihtiyati
(Turkish - English dictionary) :
precautionary. haciz law provisional attachment. tedbirler precautionary measures.