Toggle navigation
Contact
English
Turkish
English
German
French
Spanish
Italian
Azerbaijani
Contains
Contains
Whole word
Begins with
Ends with
Dictionary
Search
Dictionary
×
Turkish - French Dictionary
French - Turkish dictionary
Turkish - German Dictionary
German - Turkish Dictionary
Turkish - Spanish dictionary
Spanish - Turkish Dictionary
Turkish - Kurdish Dictionary
Kurdish - Turkish dictionary
Turkish - English dictionary
English - Turkish Dictionary
Turkish - Turkish dictionary
Italian - Turkish dictionary
Ottoman - Turkish Dictionary
Azerbaijani - Turkish Dictionary
Biology Glossary
Philosophical Dictionary
Chemical Dictionary,
Psychology, Dictionary
Sociological Dictionary
Dictionary of Economics
Medicine and Hematology Glossary
Environmental Glossary
Names Dictionary
Nautical Dictionary
Meteorological Glossary
Automotive Industry Glossary
Dream Dictionary of Phrase
Islamic Glossary
Computer, Internet Glossary
Tourism Glossary
Plants Glossary
Recipes Glossary
Welder Dictionary Eng - TR
Welder Dictionary TR - Eng
görü
Results for "görü"
GÖRÜLMEYEN EL
(Dictionary of Economics) :
Ekonomik sistemin düzeni sağlayan güç olarak kabul edilmektedir. 1776 yılında Adam Smith tarafından ileri sürülmüştür.
TOKYO GÖRÜŞMELERİ
(Dictionary of Economics) :
1973-1979 yılları arasında GATT'I tehdit eden korumacılık eğilimini engellemek amacıyla yapılan GATT görüşmeleridir.
GAUCHER HÜCRESİ GÖRÜLEN HASTALIKLAR
(Medicine and Hematology Glossary) :
Gaucher hücreleri sadece Gaucher hastalığında görülmez. Bunun dışında KML, thalasemi major, KLL, Hodgkin, AİDS ve mikobakteri enfeksiyonlarında da görülürler.
DİKEY GÖRÜŞ UZAKLIĞI
(Meteorological Glossary) :
(VERTICAL VISIBILITY) [i]Gözlemcinin dikey olarak yukarıya baktığında görebildiği en uzak mesafe. Bu mesafenin belirlenmesinde sabit bir referans olamayacağı için bir balon veya bulut tepesi referans olarak kullanılır. Havaya bırakılan bir balonun gözden kayboluncaya kadar çıktığı yükseklik dikey görüş mesafesini verir.
GÖRÜLMEMİŞ/OLAĞANÜSTÜ HAVA
(Meteorological Glossary) :
(ANAMALOUS WEATHER) [i]Belirli bir ay veya mevsimde ortalamalardan sapan, alışılmamış ve farklı olan bir hava.
««
«
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
»
»»
Hidden div
Last Searched Words
görü
çevrelenmek
do o.s. up
delight
double-density disk
hasıl
tuz biber ekmek
isteklendirmek
işaret
gecelemek
MÜZDELİFE
anastomotic
Keyword Searches
ılık (220341k)
çüş (101552k)
açık (84730k)
ırmak (77461k)
İNDÎ (74257k)
naşî (63903k)
çatı (61789k)
ılım (61526k)
rêsî (60367k)
HÂDİS (59773k)
balık (57922k)
hasır (56223k)
All Dictionaries
Turkish - French Dictionary
French - Turkish dictionary
Turkish - German Dictionary
German - Turkish Dictionary
Turkish - Spanish dictionary
Spanish - Turkish Dictionary
Turkish - Kurdish Dictionary
Kurdish - Turkish dictionary
Turkish - English dictionary
English - Turkish Dictionary
Turkish - Turkish dictionary
Italian - Turkish dictionary
Ottoman - Turkish Dictionary
Azerbaijani - Turkish Dictionary
Biology Glossary
Philosophical Dictionary
Chemical Dictionary,
Psychology, Dictionary
Sociological Dictionary
Dictionary of Economics
Medicine and Hematology Glossary
Environmental Glossary
Names Dictionary
Nautical Dictionary
Meteorological Glossary
Automotive Industry Glossary
Dream Dictionary of Phrase
Islamic Glossary
Computer, Internet Glossary
Tourism Glossary
Plants Glossary
Recipes Glossary
Welder Dictionary Eng - TR
Welder Dictionary TR - Eng
All Dictionaries