fırka


Results for "fırka"

Islamic Glossary

FIRKA

(Islamic Glossary) :
Cemâat, topluluk, bölük, grup.Allahü teâlâ Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyuruyor ki:Ey Peygamberim! Dinde fırka fırka ayrılanlarla senin hiç bir ilgin yoktur. Onlarıncezâlarını Allahü teâlâ verecektir. Kıyâmet günü Allahü teâlâ, dünyâda işlediklerini onlarahatırlatacaktır. (En'âm sûresi: 159)Benî İsrâil, yetmiş bir fırkaya ayrılmıştı. Bunlardan yetmişi Cehennem'e gidip, ancakbir fırkası kurtulmuştur. Nasârâ (hıristiyanlar) da yetmiş iki fırkaya ayrılmıştı. Yetmiş biriCehennem'e gitmiştir. Bir zaman sonra benim ümmetim de yetmiş üç kısma ayrılır.Bunlardan yetmiş ikisi Cehennem'e gidip, yalnız bir fırkası kurtulur. Cehennem'denkurtulan fırka, benim ve Eshâbımın gittiği yolda gidenlerdir. (Hadîs-i şerîf-Tirmizî)Doğru yol Ehl-i sünnet yoludur.Peygamber efendimiz ve Eshâbının gittiği doğru yol, Ehl-isünnet âlimlerinin gösterdiği yoldur. Zamanla yanlış fırkalar unutuldu. Şimdi, İslâmmemleketlerinin çoğu bu doğru fırkadadır. (M. Sıddîk bin Saîd)
Islamic Glossary

Fırka-i Dâlle

(Islamic Glossary) :
Âyet-i kerîmelere ve hadîs-i şerîflere kendi görüş ve akıllarına göre mânâ vererek, doğruyoldan ayrılıp dalâlete (yanlış ve bozuk yollara) sapmış fırkalardan her biri.Fırka-i dâlleden hiç kimseye evliyâlık kemâlleri (üstünlükleri), mânevî yüksek hâller,tasavvuf zevkleri verilmemiştir. (Abdülhak-ı Dehlevî)Fırka-i dâllenin ortaya çıkmasının sebebi Kur'ân-ı kerîme ve hadîs-i şerîflere yanlış mânâvermeleridir. (Seyyid Abdülhakîm Arvâsî)
Islamic Glossary

Fırka-i Nâciye

(Islamic Glossary) :
Kurtuluş fırkası. Cehennem'den kurtulacağı bildirilen fırka. İslâm dîninde doğru îtikâdüzere olanlar. Peygamber efendimiz ve Eshâbının ve bu büyüklere tâbi olan Ehl-i sünnetâlimlerinin yolunda bulunanlar (Bkz. Ehl-i Sünnet ve Cemâat).Ey mü'minler! Ehl-i sünnet ve cemâat denilen fırka-i nâciyenin yoluna sarılınız! Çünkü,Allahü teâlânın yardımı, koruması ve saâdete ulaştırması, yalnız bu yolda bulunanlar içindir.Allahü teâlânın gadabı ve azâbı, bu fırkadan ayrılanlar içindir. (Seyyid Ahmed Tahtâvî)Hadîs-i şerîfte, müslümanların yetmiş üç fırkaya ayrılacakları bildirildi. Bu yetmiş üçfırkadan herbiri kendilerinin fırka-i nâciye olduklarını söylemektedir... Hâlbuki fırka-i nâciyeninalâmetini, işâretini Peygamber efendimiz şöyle bildirmektedir: "Bu fırkada olanlar, benim veEshâbımın gittiği yolda bulunanlardır." İslâmiyet'in sâhibi kendini söyledikten sonra,Eshâb-ı kirâmı da söylemesine lüzûm olmadığı hâlde, bunları da söylemesi; "Benim yolum,Eshâbımın gittiği yoldur. Fırka-i nâciyenin yolu, yalnız Eshâbımın gittiği yoldur" demektir.Eshâb-ı kirâmın yolunda giden, hiç şüphe yok ki, Ehl-i sünnet ve cemâat fırkasıdır. (İmâm-ıRabbânî)
Islamic Glossary

YETMİŞ İKİ FIRKA

(Islamic Glossary) :
Ehl-i sünnet yolundan (Peygamber efendimizin ve Eshâb-ı kirâmın bildirdiği doğru yoldan)ayrılan ve Cehennem'e gidecekleri hadîs-i şerîfte bildirilen bozuk fırkalar. Bunlara bid'at ehliveya dalâlet fırkaları da denir.Peygamber efendimiz sallallahü aleyhi ve sellem buyurdu ki:"Benî İsrâil (İsrâiloğulları) yetmiş bir fırkaya ayrılmıştı. Bunlardan yetmişi Cehennem'egidip, ancak bir fırkası kurtulmuştur. Nasârâ (hıristiyanlar) da yetmiş iki fırkaya ayrılmıştı.Yetmiş biri Cehennem'e gitmiştir. Bir zaman sonra benim ümmetim de yetmiş üç kısmaayrılır. Bunlardan yetmiş ikisi Cehennem'e gidip, yalnız bir fırkası kurtulur." Eshâb-ıkirâm (Peygamber efendimizin arkadaşları) bu bir fırkanın kimler olduğunu sorunca;"Cehennem'den kurtulan fırka, benim ve Eshâbımın gittiği yolda gidenlerdir" buyurdu.(Hadîs-i şerîf-Milel ve Nihal, Ebû Dâvûd, Tirmizî, Nesâî, İbn-i Mâce)Yetmiş iki sapık fırkaya mensub olanlar, Ehl-i sünnet âlimlerinin anladıkları gibiinanmıyanlar, mânâsı açık olmayan nassları (âyet-i kerîme ve hadîs-i şerîfleri) yanlış te'vilettikleri (yorumladıkları) için kâfir olmuyorlar ise de, sapık inanışları yüzünden Cehennem'egideceklerdir. Fakat müslüman oldukları için, azâbda sonsuz kalmayacak, îtikâdlarının (inanış)bozukluğu kadar yandıktan sonra tekrar çıkarılacak, Cennet'e sokulacaklardır. Yetmiş iki sapıkfırka vardır. Bunların yaptıkları ibâdetlerin hiçbiri kabûl edilmez. (İmâm-ı Rabbânî)Muhammed aleyhisselâmın ümmeti yetmiş üç fırkaya ayrıldı. Kur'ân-ı kerîmde ve hadîs-işerîflerde açıkça bildirilmemiş olan ve açık olanların da mânâları icmâ ile zarûrî olarakanlaşılmamış olan inanılacak ve yapılacak bilgilerde ictihâd ederken yanıl mak küfür (îmânsızlık)olmaz ise de büyük günâh olur. Müslümanların yetmiş üç fırkasından yetmiş iki fırkası böyleyanılmış, doğru yoldan ayrılmış, bid'at sâhibi olmuşlardır.Bunlar sapık inançlarının cezâsıolarak Cehennem'e gireceklerdir. Fakat müslüman oldukları için Cehennem'de sonsuzkalmayacaklar, azâb gördükten sonra çıkarılacaklardır. (Abdülganî Nablüsî)Yetmiş iki bid'at (sapıklık) yolunun esâsı dokuz fırkadır ki bunlar; hâricî, şiî, mûtezile,mürcie, müşebbihe, cehmiyye, dırâriyye, neccâriyye ve kilâbiyyedir. Peygamber efendimizinsallallahü aleyhi ve sellem ve dört halîfesinin zamânında bunların h içbiri yoktu. Bunlarınmeydana çıkması ayrı ayrı yollara ayrılması, Eshâb-ı kirâmın (Peygamber efendimizinarkadaşları), Tâbiîn-i izâmın (Eshâbı gören büyükler) ve Fukahâ-i Seb'anın (yedi büyük fıkıhâliminin) ölümlerinden senelerce sonra idi. (Abdülkâdir-i Geylânî)Eshâb-ı kirâmın hepsinin hakkında mümkün olduğu kadar iyi söyleyiniz. Onların hiçbirinesakın dil uzatmayınız. Yetmiş iki sapık fırkadan kimi ifrâta (aşırılığa) vararak taşkınlık yaptı,kimi tefrîte (aşırılığa) düşerek haklarını vermedi. Kimi akla gü vendi, kimi felsefeye ve eskiYunan felsefecilerine aldandı. Böylece İslâmiyet'te olmayan, hattâ yasak olan şeyleri yaptılar.Bid'atlere yâni sapıklığa sarıldılar. Sünneti yâni İslâmiyet'i bıraktılar. (Seyyid Alizâde)
Islamic Glossary

ZEYDİYYE FIRKASI

(Islamic Glossary) :
Hazret-i Ali'yi sevdiğini söyleyip, diğer Eshâb-ı kirâma düşmanlık besleyen, onlar hakkındakötü sözler söyleyen şîanın kollarından. On iki imâmın dördüncüsü olan Zeynelâbidîn'in oğluZeyd'e tâbi olan ve hazret-i Ali, Eshâbın en efdalidir (üstünüdür) ; bununla berâber Ebû Bekr,Ömer, Osman'ın (r.anhüm) hilâfetleri (halîfelikleri) de câizdir diyen fırka. İmâmetin(halîfeliğin), Zeynelâbidîn'den sonra oğlu Zeyd'e ve onun soyundan gelen kimselere âitolduğunu söylemelerinden dolayı Zeydiyye adı verilmiştir.Hazret-i Hüseyn'in oğlu İmâm-ı Zeynelâbidîn'in vefâtından sonra, hazret-i Ali taraftârıolduklarını söyleyip, diğer Eshâb-ı kirâma karşı kötü sözler söyleyenler, âlim ve fakîh bir zâtolan oğlu Zeyd'in etrâfında toplandılar. Müslümanların parçalanmas ını isteyen münâfıklar, Zeydbin Zeynelâbidîn'in ilim için çeşitli memleketlere yaptığı seyâhatleri bahâne ederek onun hilâfetegeçmek için etrâfına adam topladığını söyleyerek halîfeyi aleyhine kışkırttılar. Zeyd binZeynelâbidîn Kûfe'ye gelince, Ehl-i beyt taraftârı gözüken ve Eshâb-ı kirâmın bâzılarına kötüsözler sarf eden kimseler onu halîfeye karşı kışkırtarak halîfe tarafından yakalattırılacağınısöylediler. Zeyd bin Zeynelâbidîn bu endişeyle hazırlanmaya başladı. Kendisine taraftârgözüken on beş bin kadar kimse bîat etti. Halîfe Hişam bin Abdülmelik de, Zeyd binZeynelâbidîn ve taraftârları üzerine kuvvet gönderdi. Halîfenin askerleri Kûfe'ye yaklaştıklarısırada, kendisine taraftâr gözüken Eshâb-ı kirâm düşmanları ona; "Ebû Bekr v e Ömer'e(r.anhümâ) düşman ol!" dediler. Zeyd bin Zeynelâbidîn; "Büyük dedem olan Resûlullah'ınsallallahü aleyhi ve sellem sevdiği iyi kimselere düşmanlık edemem" cevâbını verdi. Onları butür sözler sarf etmekten men etti. Bunun üzerine dört yüz ki şi hâriç diğerleri savaş alanını terkettiler. Bu kimselere ayrılanlar, terk edenler mânâsında Râfızîler denildi. Hazret-i Zeyd'inyanında kalanlara ve sonradan onların yolunda olduklarını söyleyip Ehl-i sünnetten (Peygamberefendimizin ve Eshâb-ı kirâmın yolundan) ayrılanlara Zeydî, bu fırkaya da Zeydiyye adı verildi.Zeyd (r.aleyh) bu savaşta şehîd edildi. (Abdülazîz Dehlevî-Şehristânî)Zeydiyye fırkası mensubları 864 (H.250)'de Taberistan bölgesinde isyân ettiler.Bağımsızlıklarını îlân edip, Zeydiyye Devleti'ni kurdular. Daha sonraki asırlarda da fırka olarakdevâm eden Zeydiyye fırkası mensûbları zamanla Yemen'de hâkimiyet kurdul ar. (AbdülazîzDehlevî)Zeydiyye fırkasının temel görüşleri şunlardır: Peygamber efendimiz sallallahü aleyhi vesellem isim ve şahsını belirtmek sûretiyle yerine bir imâm (halîfe) vasiyet etmiş değildir. Onuniçin imâm, ancak vasıfları ile tanınabilir. Taşıdığı vasıflar îti bâriyle imâm, hazret-i Ali'dir.Hazret-i Ebû Bekr ve hazret-i Ömer'in halîfeliklerini kabûl ederler. Büyük günâh işleyen kimsetam mânâsı ile tövbe etmedikçe temelli olarak Cehennem'de kalacaktır. (Abdülaziz Dehlevî,Abdülkâdir Bağdâdî)

Notice: file_put_contents(): write of 16 bytes failed with errno=28 No space left on device in Unknown on line 0

Warning: file_put_contents(): Only -1 of 16 bytes written, possibly out of free disk space in Unknown on line 0

Warning: session_write_close(): Failed to write session data using user defined save handler. (session.save_path: /home/admin/tmp) in Unknown on line 0