dokuma
dokumayı tamir etmek
(Turkish - Kurdish Dictionary) :
veçinandin.
DOKUMA
(Turkish - Turkish dictionary) :
is. 1. Dokumak işi. 2. Dokunmuş (şey).
DÖKÜMAN
(Turkish - Turkish dictionary) :
is. Bir olayın gerçekliğini gösteren yazılı belge.
DÖKÜMANTER
(Turkish - Turkish dictionary) :
s. Belgeli.
DOKUMAK
(Dream Dictionary of Phrase) :
İhtilafı olan kimseyle anlaşmaya, bütün meydana getiren parçaları yerli yerine koyarak yararlı hale getirmeye, Bez, kumaş vs. dokumak bazen ömrün sayılı günlerine, hapisteki kimsenin kurtulmasına, dış tehlikelerden korunmaya, eşiyle muhabbet etemeye, Dokkuma tarağı genç kız için kocaya, bekar erkek için haysiyetli, hayatın sıkıntılarına katlanan kadına, Dokumacı duvar ustasına, işi gereği çok yolculuk yapan ve aşırı yorulan kimseye delalet eder.