Gerekircilik.
Gerekircilik.
(Philosophical Dictionary) :
(Os. İcabiyye, Fr. Determinisme, Al. Determenismus, İng. Determinism, İt. Determinismo). Nesne ve olgular arasındaki zorunlu bağlantıyı dilegetiren bilimsel görüş... Gerekircilik (determinizm), nesnel ve evrensel nedenselliğe dayınır. "Evrenin şimdiki durumu daha önceki durumunun sonucu ve daha sonraki durumunun nedenidir". Güneşin yarın sabah da doğması gerekir, bunun böyle olması gerektiğinden kuşkulanmıyoruz, çünkü her olayın bir nedeni bulunduğunu ve aynı koşullarda aynı nedenlerin aynı sonucları doğuracağını, eşanlamda nesnel ve evrensel nedenselliği biliyoruz. Olaylar arasında bu zorunlu nedensel bağlantı olmasaydı, insansal bilim gerçekleşemezdi. Gerekircilik, tarihsel süreçte, yazgıcılıkla aynılaştırılmış, idealistçe yorullanmış ve mekanik olarak anlaşılmıştır. Terim olarak Latince ölçmek ve sınır çizmek anlamlarına gelen determino sözcüğünd8en türetilmiş, XIX. yüzyılın sonlarına doğru kullanılmıştır... İnsanlar, ilk günlerinden beri, doğada bir düzen bulunduğunu sezmişlerdi. Gük, yıldızların yürüyüşü, güneşin doğup batışı, mevsimler hep bu düzeni belirtiyorlardı.Bu düzen, önceleri her ne kadar üstün bir güce bağlanıp yazgıcılığı (kadercilir, fatalizm) yakıştırılmışsa da kısa bir süre sonra egemenliğine kavuşmuştur. Nitekim antik çağ yunanlıları, Tanrıdışı bir yazgıcılık anlayışı içinde, tanrılarını bile bu düzene bağlamak gereğini duymuşlardır. Yunan tarjedyalarının dediği gibi "tanrılar bilen alın yazılarından kurtlamazlar". Whithead, bu Yunanlı yazgıcıları çağdaş gerekirciliğin babaları saymaktadır. İngiliz bilgini Isaac Newton'un mekaniğine dayanan mekanik bir gerekircilik anlayışı, özellikle XVIII. ve XIX. yüzyıllarda bilim alanında tek geçerli anlayıştı. Bu anlayış, gerekirciliği bir neden-sonuç dizisine indirgiyordu. Mekanik gerekirciliğe göre her sonuç bir nedenin ürünüydü, o sonuç da nedenleşerek yeni bir sonuç doğuruyor ve bu, bilardo toplarının birbirlerine çarpıp yön değiştirmeleri gibi, böylece sürüp gidiyordu. Alman düşünürü Hegel, çağdaş bilim de tanitladığı gibi, ub anlayışın yanlışlığını meydana çıkarmıştır. Gerçekte nesneler ve olaylar birbirleriyle karşılıklı etki (enteraksiyon) halindedirler. Bu karşılıklı etki bağıntısı, mekanik gerekircilik anlayışının ileri sürdüğü neden-sonuç bağıntısından çok daha geniş kapsamlı ve neden -sonuç bağıntısını da içeren bir bağıntıdır. Hegel'in idealist çözümüne dayanarak eyişimsel özdekçiliğin açık seçik ortaya koyduğu nesneler ve olaylar arasındaki bu nedensellik ilişkisi, bilimsel gerekirciliğin temelidir. Her nesne ve olgunun bir nedeni bulunduğunu anlamak demek, her nesne ve olgunun karşılıklı etkide bulunduğu başka bir nesne ve olguyla bağımlılığı bulunduğunu anlamak demektir. Nesneler ve olgular arasındaki bu bağımlılık, sayısız ilişkilerle çeşitlenir. Nesne ve olguların iç ilişkileri zorunlu, dış ilikileriyse rastlantısal (tesâdüfî)) dır. Mekanik anlayış, bu zorunluğu kabul edip rastlantıyı yadsımakla gerekirciliği kör bir yazgıcılık (kadercilik) anlayışına indirgemiştir. Eytişimsel özdekçilik, zorunlukla rastlantı arasındaki bu diyalektik bağımlılığı ve her dışsal rastlantının altında bir içsel zorunluk yattığını açık seçik meydana koymakla bilimisel gerekirciliği gerçek anlamına kavuşturmuştur. Benzer bir yanılıgı, gerekirciliğin idealistçe yorumunda görülür. İdealistler, metafizik yöntem gereği zorunlukla özgürlüğü yok edeceğini ileri sürürler ve yadgerekirciliği (endeterminizm) yeğlerler. eytişimsel özdekçilik, zorunlukla özgürlüğün diyalektik bağımlılığını da açıklayarak bu yanılgının da temelsizliğini göstermiştir. İnsansal özgürlük, doğal zorunluğu tanıyıp denetimi altına almaktır. Bilimlerin, bilimsel gerekircilikle, gerçekleştirdikleri de budur. bkz. Nedensellik, Mekanikçi Gerekircilik, Zorunluk, Özgürlük, Rastlantı, Karşılıklı Etki, Yadgerekircilik, Eytişimsel Özdekçilik, eytişim, Yazgıcılık.
Mekanikçi Gerekircilik.
(Philosophical Dictionary) :
(Os. İcabiye-i mihanikiyye, Fr. Determinisme mecanique). Her türlü nedeni mekanik nedene indirgeyen ve rastlantıyı nedensizlik sayarak yadsıyan gerekircilik anlayışı... Geniş bir nedensellik anlayışı olan gerekircilik (determinizm), XVIII. ve XIX. yüzyıllarda, fizikçi Isaac Newton'un (1642-1727) mekaniğinden etkilenerek dar bir neden-sonuç dizisi anlayışına yöneldi. Bu anlayışa göre her belli sonucun belli bir nedeni olmalıydı. Her sonuç yeni bir nedeni ve yeni bir sonucu doğurmak zorundaydı. Rastlantı (tesadüf), nedensizlik demekti ve olamazdı. her türlü neden, mekanik bi nedendi. oysa bu mekanikçi gerekircilik, bilimsel alanda -ki gerekircilik bilimsel alanın temelidir- birçok biyolojik, psişik, fizyolojik, sosyolojik olguları ve fenomenleri açıklayamıyordu. Kuanta mekaniği, mikrofizikte rastlantının da zorunluk kadar önemli bir rol oynadığını tanıtlamıştı. Maddeninin, eski fiziğin sandı4ğı gibi, yeknesak olmadığı ve sonsuz bir çeşitlilik içinde bulunduğu anlaşılmıştı. Olayları ve fenomenleri daha geniş bir ilişki olan karşılıklı aksiyon içinde ele almak gerekiyordu. Büchner, Vogt, Haeckel, Cabanis, Huxley ve Moleschotte gibi mekanikçi düşünürlerin sınırlarının tersine mekanikçi gerekircilik çağdaş bilimin hiç bir işine yaramıyordu. bkz. Gerekircilik, Mekanikçilik, Nedensellik, Rastlantı, Mekanik Devim, Mekanik, Eytişimsel Özdekçilik, mekanikçi Özdekçilik.
Yadgerekircilik.
(Philosophical Dictionary) :
(Os. Lâicâbiyye, Fr. Indeterminisme, Al. Indeterminismus, İng. Indeterminism, İt. Indeterminismo). İnsan iradesinin özgürlüğünü ya da elindeliği savunan öğretilerin genel adı... Yadgerekircilik (endeterminizm), gerekircilik (determinizm) karşıtı olarak kullanılır ve insan iradesinin serbesçe davranabileceğini ya da elindeliği (Os. İrade-i cüziye, Fr. Libre arbitre) savunan öğretileri adlandırır. Ancak yadgerekirciler, metafizik bir anlayışla, insan özgürlüğünü savunurmuş görünerek, bilimin temeli olan gerekirciliği yadsırlar. metafizikçi yadgerekirciler elektronların özgürlüğü tanıtladığını ve bilimin idealizmle uzlaşmış olduğunu düşlemektedirler. oysa özgürlük, doğal ve toplumsal zorunluk karşısında düşsel bir bağımsızlık değil, doğal ve toplumsal yasaların bilinmesiyle gerçekleşen eylemsel bir olgudur. İnsan, herhangi bir hastalığın mikrobunu tanır, o mikroba karşı koyma yollarını bulur ve o mikrobun doğal zorunluğu karşısında özgürleşir... metafizik alanda Tanrıbilimci öğretiler, Tanrı karşısında insanın sorumluluğu sorununu çözebilmek için yadgerekirciliğe baş vurmak ve elindeliği savunmak zorunda kalmışlardır. Bu düşünceye göre Tanrı her şeyi önceden belirlemiştir ama, insana da tikel bir elindelik (iyiyle kötüyü seçebilme gücü anlamında us) vermiştir. bkz. Gerekircilik, Nedensellik, Elindelik, Zorunlu, Özgürlük.