değme
gözü değmek
(Turkish - Kurdish Dictionary) :
çav pê ketin.
DEĞMEK
(Turkish - Turkish dictionary) :
f. 1. Dokunmak, temas etmek. 2. h.d. Ulaşmak. 3. Değerinde olmak. 4. Layık olmak.
LEBDEĞMEZ
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
t. Dudak değmez. * Edb: Dudaktan çıkan harflerden olan "B-F-M-P-V" sessizlerinin içinde bulunmadığı manzumeler.
Nazar Değmesi
(Islamic Glossary) :
Göz değmesi, bâzı kimselerin gözlerinden çıkan zararlı şuâların, canlı ve cansız bir şeyebakıp beğendikleri zaman bozulmalarına sebeb olması.Nazar değmesi haktır. Nazarı değen kimse, hattâ herkes, beğendiği bir şeyi görünce"Mâşâallah" demeli, ondan sonra o şeyden bahsetmelidir. Önce mâşâallah deyince nazardeğmez. (Abdülhak-ı Dehlevî)Nâs sûresini devamlı okumayı alışkanlık hâline getiren kimse, dâimâ sıhhat ve âfiyette olur.Nazar değmesine karşı okunursa, şifâ bulur. (Muhammed Osman Sâhib)
değme
(Turkish - English dictionary) :
1. touching, touch, contact. 2. astr. contact.