bulunmak

Results for "bulunmak"

Turkish - Kurdish Dictionary

teşbihte bulunmak

 (Turkish - Kurdish Dictionary) :
şibandin.
 Dictionary of Economics

rtaklıkların, esas sözleşmelerinde hüküm bulunmak kaydı

 (Dictionary of Economics) :
Ortaklıkların, esas sözleşmelerinde hüküm bulunmak kaydıyla, Yönetim Kurulu Kararı ile, Türk Ticaret Kanunu'nun sermayenin artırılmasına dair hükümlerine tâbi olmaksızın, çıkartabilecekleri azami hisse senedi miktarını gösteren, Ticaret Sicili'ne tescil edilmit sermayeleridir. Kayıtlı Sermaye sözleşme hükümleri uyarınca anonim şirketlerde,sayıları ve nominal değerleri belirlenmişşekilde ihraç edilebilecek hisse senetlerinin tutarı şeklinde tanımlanmaktadır.
 Turkish - English dictionary

bulunmak

 (Turkish - English dictionary) :
1. to be found: Kaybettiğin para bulundu. The money you lost has been found. 2. /da/ to be present, be: Şimdi Ankara´da bulunuyor. She´s in Ankara now. 3. /a/ used with a verbal noun: Ona bir ricada bulundum. I made a request of him. Onlara bir teklifte bulundum. I made a proposal to them.
Keyword Searches Turkish - French Dict. ılık (218296k) Turkish - Germany Dict. çüş (100896k) Turkish - French Dict. açık (83910k) Turkish - French Dict. ırmak (77045k) Turkish - Turkish Dict. İNDÎ (73973k) Kurdish - Turkish Dict. naşî (63640k) Turkish - French Dict. çatı (61265k) Turkish - Germany Dict. ılım (60993k) Kurdish - Turkish Dict. rêsî (59930k) Turkish - Turkish Dict. HÂDİS (59262k) Turkish - French Dict. balık (57410k) Turkish - Germany Dict. hasır (55978k)