atış
DOGMACILIK [İng. Dogmatism]:
(Diccionario de Sociología) :
"Nassçılık" olarak da isimlendirilen bu anlayış, şüpheye, araştırmaya ve tenkide kapalıdır. Kavramın felsefî ve sosyolojik boyutları vardır. Dogmacılık önceden belirlenmiş prensip ve öğretileri tenkit etme ihtiyacı duymadan kabul eden ve bu zemin üzerinde fikir cimnastiği yapan bir anlayıştır. Bu düünce sistemi, hür düşünmeye, konulara itibarî (relatif, izafi) yaklaşmaya ihtiyaç duymaz. Çünkü, dogmacılığın esasını teşkil eden dogmalar kesin ve tartışmasızdır. Bu anlayış bilimsel şüpheciliğe (Bkz. Metodik Şüphe ve Descartes, R.) tamamen terstir.Dogmacılık genellikle ideoloji kavramı ile birlikte düşünülmesi sebebsiz değildir. Çünkü, ideolojiler de genellikle dogmalara dayanırlar. (Bkz. İdeoloji ve Marksizm)
MUHAFAZAKÂRLIK [ İng. Conservatism]:
(Diccionario de Sociología) :
Geneş anlamı ile muhafazakârlık, bir milleti diğer milletten ayıran, farkettiren özelliklerin korunması ve korunarak geliştirilmesidir. Milleti kültürel ve siyasî anlamda, sürekli ve istikrarlı kılan unsurlara ve değerlere bağlı kalarak, onların canlı tutarak, kaynağı tahrip etmeden yenilikçi tavır takınmaktır. Neyi ne ölçüde korumanın gerekli olduğunu ferkedebilen toplumlar, neyin ne ölçüde değişebileceğini de kestirebilirler. Değişme karşısında ne peşin kabul, ne de peşin red sözkonusu olabilir.Muhafazakârlık, toplumlara ve onların kültürlerine göre itibarîdir. Beynelmilel ve bütün toplumları kavrayacak bir muhafazakârlık bulabilmek zordur. Çünkü korunacak olanlar her topluma göre değişen unsurlardır, bu unsurların muhtevaları da değişir. Toplumları bekleyen tehlikeler, körükörüne geçmişi taklit (reaksiyoner tavır) kadar, millî kültür kökünden koparak yabancılaşma şeklinde görülebilir. (Bkz. Yabancılaşma) muhafazakâr bir yapı; oturmuş, istikrar bulmuş ve mutabakatları belirlenmiş bir yapıdır.Muhafazakârlık, ne her türlü değişmeye kapalı olmak, ne de değişmeye şuursuzca teslim olmaktır. Muhafazakâr anlaşışta müdahalecilik ve korumacılık hâkimdir. Bu yön ile muhafazakârlar tabiî kanundan medet uman, zaman içinde her şeyin dengeye kavuşacağını bekleyen liberallerden ayrılır. (Bkz. Liberal) Muhafazakârlar, ferdî menfaat ile toplumu menfaatini birbirine parelel tutmaya çalışırlar. Muhafazakârlar, sosyal devlet anlayışına daha çok bağlıdırlar. (Tunç. Ş. M., 1956, Yalçın, A., 1985, Watkins, F.M., 1968, Rossiter, C., 1968)
NESİLLERARASI ÇATIŞMA [İgn. Intergenerational Conf
(Diccionario de Sociología) :
Farklı nesillerin sosyo-kültürel değerleri yorumlamasında görülen düşünce ve yaklaşım farklılığıdır. Fonksiyonalist modele göre, nesillerarası çatışma toplum üyeleri arasında bütünleşmenin zayıflaması sonucu ortaya çıkar. Bunun derecesi fert ve toplum ilişkilerine göre değişebilmektedir.Bir toplumun yaşama tarzı (kültür) yenilenebiliyor ve geliştirilebiliyor ise, nesiller arası bağ daha kuvvetli olmakta ve kopukluklar azalmaktadır. Ancak, bütün bunlara rağmen her bir nesil farklı tavır ve değer hükümleri ile ortaya çıkmakta ve nesillerarası fark, bir çatışmanın da ötesinde normal bir özellik taşımaktadır. ( Bkz. Çatışma) (Tezcan, M. 1981)
ALİVRE SATIŞLAR
(Diccionario de Economía) :
Alivre satışlarda satış sözleşmesinin yapılması ile malın teslimi arasında bir süre bulunur. Satıcı belirli bir tarihte malın belirlenmiş fiyat üzerinden teslimini taahhüt eder. Alıcı da aynı koşulları kabul ederek belirlenmiş fiyattan malı satın alacağını taahhüt eder.
PERAKENDE SATIŞ VERGİSİ
(Diccionario de Economía) :
Vergi ko4nusu olan malın tüketiciye intikali sırasında alınan bir toplu muamele vergisi türü. Muamele vergileri içinde şahsileştirilmesi en uygun vergidir. (Ayrıca bk. Muamele Vergileri).