aracı


Results for "aracı"

Dictionary of Economics

TARAFSIZ ARACILAR

(Dictionary of Economics) :
Toplu iş uyuşmazlıklarını barışçı bir çözüm yoluna ulaştırabilmek için sendikalar ve işverenler arasında aracılık eden tarafsız kişilerdir.Türkiyede 1983 tarih ve 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanununun yeni kurduğu toplu iş uyuşmazlıklarının barışçı yollarla çözümlenmesinde arabuluculuk başlıca görevi almaktadır. Tarafların anlaşamaması halinde, tarafsız bir niteliğe sahip olan arabulucu, anlaşma sağlama yolunda etraflara yardımcı olaacaktır. Yeni sistem içinde uyuşmazlığın giderilmesinde tarafların aralarında anlaşamamaları halinde arabuluculuğa gidilmesi zorunlu görülmüştür ve bu kanunla resmi birnitelik kazanmıştır.
Dictionary of Economics

MALİ ARACI

(Dictionary of Economics) :
Kıymetli evrak , menkul değer veya mali değer içeren her tür evrakın alım satımına aracılık eden kişilere mali aracı denilmekteidr.Mali aracılar , kendi yükümlülüklerini içeren evrak ihdas ederek halka arz edemezler ve alım satımda bulunamazlar.
Dictionary of Economics

ARACI KURUM

(Dictionary of Economics) :
Sermaye piyasası faaliyetlerinde bulunmak üzere, Sermaye Piyasası Kurulu tarafından aracılık yetkisi verilmiş anonim ortaklıklardır.
Dream Dictionary of Phrase

ARACILIK ETMEK

(Dream Dictionary of Phrase) :
İzzet ve şerefe, beklenmedik bir iyiliğe yahut zenginliğe delalet eder. (Ayrıca Bakınız; Şefaat Etmek.)
Dream Dictionary of Phrase

KARACİĞER

(Dream Dictionary of Phrase) :
Yiğitliğe, her çeşit karaciğeri yemek mala, eş ve çocuklardan görülecek maddi desteğe delalet eder.