litter

Results for "litter"

English - Turkish Dictionary

All that glitters is not gold.

 (English - Turkish Dictionary) :
Parlayan her şey altın değildir./Görünüşe aldanmamalı.
 English - Turkish Dictionary

be littered with

 (English - Turkish Dictionary) :
gelişigüzel atılmış (şeyler) ile darmadağınık olmak.
 English - Turkish Dictionary

glitter

 (English - Turkish Dictionary) :
f. pırıldamak, parıldamak. i. pırıltı.
English - Turkish Dictionary

hairsplitter

 (English - Turkish Dictionary) :
i. kılı kırk yaran kimse.
 English - Turkish Dictionary

litter

 (English - Turkish Dictionary) :
i. 1. (yere atılan) çöp, çerçöp. 2. bir defada doğan yavrular. 3. tahtırevan. 4. sedye. 5. hayvanları yatırmak için serilen saman veya kuru ot. f. 1.yere çöp atmak. 2. darmadağın etmek. 3. saçmak, dağıtmak. 4. doğurmak, birden çok yavru doğurmak. 5. ahırda hayvanın altına yataklık ot sermek.
Keyword Searches Turkish - French Dict. ılık (217835k) Turkish - Germany Dict. çüş (100778k) Turkish - French Dict. açık (83835k) Turkish - French Dict. ırmak (76869k) Turkish - Turkish Dict. İNDÎ (73854k) Kurdish - Turkish Dict. naşî (63558k) Turkish - French Dict. çatı (61227k) Turkish - Germany Dict. ılım (60763k) Kurdish - Turkish Dict. rêsî (59686k) Turkish - Turkish Dict. HÂDİS (59212k) Turkish - French Dict. balık (57350k) Turkish - Germany Dict. hasır (55933k)