alçı
FALCI
(Dream Dictionary of Phrase) :
Bakınız; Kahin.
FALCI
(Islamic Glossary) :
Fala bakan, gaybı bildiğini iddiâ eden. Gaybı anlamak için güyâ bir takım vâsıtalaramürâcaat eden kimse. Atılan boncuk ve baklaya, koyunun kürek kemiğine ve sâir şeylere bakıpbunlardan manâ çıkarır görünen; gaybden haber verdiğini iddiâ eden kimse.Cebrâil (aleyhisselâm) bana geldi. Kalk namaz kıl ve duâ et! Bu gece, Şâban'ın onbeşinci gecesidir dedi. Bu geceyi ihyâ edenleri Allahü teâlâ affeder. Yalnız kâfirleri,büyücüleri, falcıları, kendini beğenenleri, içki içenleri, fâiz yiyenleri ve zinâ yapanlarıaffetmez. (Hadîs-i şerîf-Kimyây-ı Seâdet)Tevekkül edenler (sebeblere yapışıp Allahü teâlâya güvenenler) , falcılık, efsûn vedağlamak ile hastalığı tedâvî etmezler. (Hadîs-i şerîf-Kimyây-ı Seâdet)Kâhinlere, falcılara inanmamalıdır. Bilinmeyen şeyleri bunlara sormamalıdır. Bunlarıgaybleri (gizli şeyleri) bilir sanmamalıdır. (İsmâil Hakkı Bursevî)
calcification
(English - Turkish Dictionary) :
i. 1. tıb. kireçlenme. 2. jeol. kalkerleşme, kireçleşme. 3. kim. kalsifikasyon.
calcify
(English - Turkish Dictionary) :
f. 1. tıb. kireçlenmek; kireçlendirmek. 2. jeol. kalkerleşmek, kireçleşmek; kalkerleştirmek, kireçleştirmek.
calcium
(English - Turkish Dictionary) :
i. kalsiyum.