TİRAŞ
TİRAŞ
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
f. Tıraş. * Üst taraftan yontarak düzelten. * Üst taraftan düz olarak yontma.
TİRAŞİDE
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
f. Tıraş olmuş, tıraş edilmiş. * Yontulmuş, düzleştirilmiş.
KALEMTIRAŞ
(Dream Dictionary of Phrase) :
Yeteneklerinden dolayı kıskanılan oğlan çocuğuna, Elinde kalemtıraş görmek akıllı bir çocuğunun olmasına ya da eşinden ayrılmışsa tekrar ona dönmeye delalat eder.
TIRAŞ BIÇAĞI
(Dream Dictionary of Phrase) :
Bakınız; Tıraş Olmak.
TIRAŞ OLMAK
(Dream Dictionary of Phrase) :
Tıraş olmak azimetlerden kaçıp ruhsatlarla amel etmeye yahut pejmurdelikten kurtulmaya; Tıraş olarak saçını kesmek, uyanıkken bunu yapmaya, Baş tıraşı bazen menfaat gelsin diye söylenen söze; Sakal tıraşı bir mekruh işlemeye; Jilet, ustura, ve değer tıraaş bıçaklarını görmek hizmetçiye, işleri derleyip toparlamaya; Başın kışın tıraş edilmesi üzüntü ve kedere, yaz mevsimi tıraş edilmesi ferahlık ve sevince; Baş tıraşı borçtan kurtulmaya, zafer bulmaya, Erkeğin karısının saçlarını tıraş etmesi eve hapsolmaya, Kadının örülmüş saçlarının kesilmesi artık çocuk doğurmayacağına, Bıyık tıraşı (kesilmesi) hayra, ense tıraşı borcunun başkası tarafından ödenivermesine, Karın kıllarını tıraş etmek durumunUn düzelmesine, Koltuk altı ve kasık tıraşı ( neyle olursa olsun) zengin için mülk alarak parasını harcamaya, yoksul için zenginliğe, Kadın ve erkeğin ustura ile kasıklarını tıraş etmeleri eşlerinden hayır görmeye delalet eder. ( Ayrıca Bakınız; Sakal, Kıl.)