SUPPLY

Results for "SUPPLY"

law of supply and demand
(English - Turkish Dictionary) :
ekon. sunu ve istem kuralı, arz ve talep kanunu.

oversupply
(English - Turkish Dictionary) :
i. fazlalık.

supply
(English - Turkish Dictionary) :
f. with (birinin ihtiyacını) karşılamak; (bir şeyi) bulup (müşteriye) ulaştırmak: He supplies us with tobacco. Tütün ihtiyacımızı karşılıyor. Can you supply us with it by Monday? Onu bulup bize pazartesiye kadar ulaştırabilir misiniz? i. 1. (ileride kullanılmak üzere hazır olan) miktar: We´ve got a good supply of sugar. Stokta yeterli miktarda şeker var. 2. çoğ. gereçler, malzeme, materyal.

supply and demand
(English - Turkish Dictionary) :
ekon. arz ve talep, sunu ve istem.

Last Searched Words

Turkish - English Dict.

English - Turkish Dict.

Computer and Internet

Economy Terms Dict.

Turkish - French Dict.

Turkish - English Dict.

Turkish - English Dict.

Turkish - English Dict.

Computer and Internet

smoothness constraint

Medical Terms Dict.

Turkish - Turkish Dict.

Turkish - Kurdish Dict.

kordon

Keyword Searches

Turkish - French Dict.

ılık (222352k)

Turkish - Germany Dict.

çüş (101911k)

Turkish - French Dict.

açık (85143k)

Turkish - French Dict.

ırmak (77784k)

Turkish - Turkish Dict.

İNDÎ (74494k)

Kurdish - Turkish Dict.

naşî (64347k)

Turkish - French Dict.

çatı (62105k)

Turkish - Germany Dict.

ılım (61903k)

Kurdish - Turkish Dict.

rêsî (60603k)

Turkish - Turkish Dict.

HÂDİS (60034k)

Turkish - French Dict.

balık (58167k)

Turkish - Germany Dict.

hasır (56434k)